He serves as
errand boy, banker and security guard during big sales events.
O büyük satış olaylar sırasında ayakçısı, bankacı ve güvenlik görevlisi olarak hizmet vermektedir.
Kaynak: visaliatimesdelta.comWhen the
errand boy returned without the keyboard, I knew it was time to make excuses.
Ayakçısı klavye olmadan döndüğümde, bunu bahane yapmak zamanı olduğunu biliyordu.
Kaynak: globaltimes.cnWill Boyd settle into being their little
errand boy or will he take them down himself?
Boyd kendi küçük ayakçısı olma oturacaktır ya da o kendini aşağı sürer?
Kaynak: tv.comGlenn is fast becoming a force to reckoned with, evolving from an
errand boy to a warrior.
Glenn hızlı bir savaşçı bir ayakçısı evrimleşerek, hesaba katılması gereken bir güç haline geliyor.
Kaynak: boomtron.com