Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

exacerbate ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

exacerbate anlamı
fiil
1) azdırmak
2) şiddetlendirmek
3) kızdırmak
4) kötüleştirmek
5) sinirlendirmek

"exacerbate" için örnek kullanımlar

Township officials say it will not increase or exacerbate water problems.
Township yetkilileri artırmak veya su sıkıntılarını artırdığı görüşündeler.
Kaynak: pennlive.com
Having just 1,000 nuclear weapons would further exacerbate Russia's numerical
Sadece 1000 nükleer silah olması daha Rusya'nın sayısal şiddetlendirecek
Kaynak: newsmax.com
But the selection of Mr. Ceresney will no doubt exacerbate the publi
Ama Bay Ceresney seçiminde hiçbir publi alevlenmesine şüphe
Kaynak: nytimes.com
Hazy scienter standards exacerbate judicial bias: law review study.
Yasa derleme çalışmasında: Hazy bilerek standartlarda yargı önyargı şiddetlendirebilir.
Kaynak: newsandinsight.thomsonreuters.com
Ethanol , the type of alcohol found in alcoholic drinks , can exacerbate sleep problems. During abstinence , sleep disruption is one the
Kaynak: Alcohol use and sleep

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.