They screw their employees and
flaunt their spending every chance they get.
Onlar çalışanları vida ve harcamalarını her fırsatta olsun gösteriş.
Kaynak: pressandjournal.comI understood that I could not openly
flaunt my political affiliation to him.
Ben açıkça ona benim siyasi görüş gösteriş olamayacağını anlamıştı.
Kaynak: english.al-akhbar.comWhen it's wretched excess to
flaunt wealth, it's less honorable.
Bu zenginlik gösteriş yapmak için berbat aşırı olduğunda, daha az onurlu bulunuyor.
Kaynak: archinect.comSamajwadi Party leaders continue to
flaunt their brawn power.
Samajwadi Partisi liderleri brawn güç gösteriş devam ediyor.
Kaynak: timesofindia.indiatimes.comprovided by Giordano for the tenor lead, which gives a talented singer many opportunities to demonstrate his histrionic skill and
flaunt his voice.
Kaynak: Andrea Chénier