Remarkably, the '99 race would
foreshadow a pretty bizzare year ahead.
Dikkate değer, '99 yarış öncesinde oldukça bizzare yıl habercisi olacaktır.
Kaynak: heraldsun.com.auThe plot took an unexpected turn that not even the previews could
foreshadow.
Arsa önizlemeleri bile habercisi olabilir beklenmedik bir hal aldı.
Kaynak: dailycampus.comAnd they do
foreshadow what's going to happen in the season.
Ve onlar gölgelemediğini sezon ne olacak ne.
Kaynak: rte.ieThe ads do not appear to
foreshadow a future in which library walls become billboards.
Reklamlar kütüphane duvarları reklam panoları haline geldiği bir gelecek habercisi görünmüyor.
Kaynak: thestar.comWorks such as Bagatelle sans tonalité ("Bagatelle without Tonality")
foreshadow in intent, if not in exact manner, composers who would
Kaynak: Late works of Franz LisztBadb would also appear prior to a battle to
foreshadow the extent of the carnage to come or to predict the death of a notable person.
Kaynak: Badb