The first, Senate Bill 2, authorizes Alaska to upgrade its associate membership in the Interstate Mining Compact Commission to
full membership.
İlk, Senato Bill 2, tam üyelik Interstate Madencilik Kompakt Komisyonu yılında ortak üyelik yükseltmek için Alaska yetkilendirir.
Kaynak: juneauempire.comThe orchestra began granting
full membership to women only in 1997, and since then their numbers have soared to a grand total of 7, out of 126 players.
Orkestra sadece 1997 yılında kadınlara tam üyelik verilmesine başladı ve o zamandan beri bu sayı 126 oyuncu arasında, 7 büyük bir toplam yükseldi var.
Kaynak: vulture.comIt is a part of the European single market through a customs union since 1996, and remains in accession negotiations with the European Union for
full membership.
Bu 1996 yılından bu yana AB ile gümrük birliği Avrupa tek pazarının bir parçası olduğunu ve tam üyelik için Avrupa Birliği ile üyelik müzakerelerini kalır.
Kaynak: thehill.comBut a number of member states, including Germany, Finland, and the Netherlands, say corruption and rule of law undermine Bulgaria and Romania's bid for
full membership.
Ama Almanya, Finlandiya ve Hollanda gibi üye devletlerin, bir dizi hukuk yolsuzluk ve kural tam üyelik için Bulgaristan ve Romanya 'nın hedefine zarar söylüyorlar.
Kaynak: euobserver.com