The state needs to
harmonize its many efforts, according to the report.
Devlet raporuna göre, birçok çabaların uyumlaştırılması gerekmektedir.
Kaynak: sfgate.com"My brothers and I would sit out on the park bench and
harmonize," he said.
"Kardeşlerim ve ben parkta bankta oturup hale getireceğini" dedi.
Kaynak: cbsnews.comIn Proctor's family, people could sing and
harmonize and loved to tell jokes.
Proctor ailesi, insanlar şarkı ve uyumlaştırmak ve şakalar söylemek sevdi olabilir.
Kaynak: goshennews.comThey're working to
harmonize their spectrum, so that's a bright spot, at least.
Onlar spektrumun uyumlaştırılması için çalışıyoruz, parlak bir nokta var ki, en azından.
Kaynak: pcmag.comA Gospel harmony is an attempt to merge or
harmonize the canonical gospels of the Four Evangelists into a single gospel account.
Kaynak: Gospel harmonyThe vowel that causes the vowel assimilation is frequently termed the trigger while the vowels that assimilate (or
harmonize) are termed
Kaynak: Vowel harmony