She said: 'We saw him as a fellow
Harrier because he's always done extremely well for us as a club, winning races.
O dedi ki: 'O zaman yarış kazanan bir kulüp olarak bizim için son derece iyi yapmış çünkü bir adam Harrier olarak gördüm.
Kaynak: dailymail.co.ukHe scores goals, assists others, is greatly skilful and is as good a
harrier of defenders and goalkeepers as there is in the game.
O puanları gol, asist diğerleri, büyük ölçüde becerikli ve oyunda olduğu gibi savunucuları ve kaleci olarak iyi bir Harrier olduğunu.
Kaynak: huffingtonpost.co.ukThe RSPB's aim is to raise awareness about the plight of the hen
harrier and also reach youngsters who are now more likely to play a computer game than spend time in the outdoors.
RSPB amacı gök doğan durumu hakkında bilinçlendirmek ve şimdi de açık havada vakit geçirmek yerine, bilgisayarda oyun oynamak daha muhtemeldir gençler ulaşmaktır.
Kaynak: journallive.co.ukA
harrier is any of the several species of diurnal hawk s forming the Circinae sub-family of the Accipitridae family of birds of prey .
Kaynak: Harrier (bird)The Montagu's
Harrier (Circus pygargus) is a migratory bird of prey of the
harrier family. Its common name commemorates the British
Kaynak: Montagu's Harrier