Nick is a
hoot to be with and he is coming with us to scout for treasure.
Nick ile olmak bir yuh ve o hazine için scout bizimle geliyor.
Kaynak: huffingtonpost.co.ukJacques was a
hoot on off days and even after games during the '03 run.
Jacques kapalı günlerde ve hatta '03 çalışması sırasında oyundan sonra bir yuh oldu.
Kaynak: 1500espn.comTell me what it is, when it's happening, and why I should give a
hoot.
Ne o oluyor zaman ve neden bir yuh vermelidir söyle.
Kaynak: drownedinsound.comBritney Spears attended her sons' soccer game and it looked like it was a
hoot!
Britney Spears'ın oğulları 'futbol oyunu katıldı ve bir yuh gibi görünüyordu!
Kaynak: perezhilton.comThe pant-
hoot is one of the best known and studied of the vocalizations of chimpanzee s. low-pitched
hoots that makes a transition into a
Kaynak: Pant-hoot (call)