Most of these people grew up with a strong Essendon, at times
indomitable.
Bu insanların çoğu yılmaz zamanlarda, güçlü bir Essendon büyüdüm.
Kaynak: batemansbaypost.com.auYet its a team that found perfect chemistry and an
indomitable will to win.
Yine mükemmel bir kimya ve kazanmak için bir boyun eğmez irade onun bir takım.
Kaynak: highschoolsports.syracuse.comAnd we'll celebrate his
indomitable spirit a little bit every time The Hockey Song plays.
Ve biz biraz Hokeyi Şarkı oynar her zaman onun yılmaz ruhu kutlamak olacaktır.
Kaynak: sports.yahoo.comGrimsby roared back but found Lewis in
indomitable form.
Grimsby geri kükredi ama yılmaz şeklinde Lewis bulundu.
Kaynak: kidderminstershuttle.co.ukThe series follows the exploits of a village of
indomitable Gaul s as they resist Roman occupation. They do so by means of a magic potion
Kaynak: Asterix