Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

inheritor ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

inheritor anlamı
isim
1) mirasçı
2) varis

"inheritor" için örnek kullanımlar

Rome is the inheritor of the wonders left behind by an ancient civilization.
Roma bir antik medeniyetin ardına bırakmış harikaları mirasçısıdır.
Kaynak: queensjournal.ca
Like his Rules character, he's a womanizer and the inheritor of the business.
Onun Kuralları karakteri gibi o da bir kadın avcısı ve iş mirasçısı var.
Kaynak: thecelebritycafe.com
Nehwal is an inheritor of this legacy, whether she likes it or not.
Nehwal o ister istemez, bu mirası bir mirasçısıdır.
Kaynak: livemint.com
Also, inheritance taxes should not harm the inheritor, since the tax is on what essentially is a windfall.
Vergi aslında bir nimet olduğunu ne olduğundan da, miras vergisi, mirasçı zarar vermemeli.
Kaynak: business-standard.com
The Mobile Gendarmerie is the inheritor of the traditions of the gendarmerie's historic infantry component. Specific anti-riot units of
Kaynak: Mobile Gendarmerie
(源氏), Oide clan, Urabe clan (Priests of Kashima), and finally Yaobettoh Kenko (八尾別當顕幸) also known as Yaobettoh Kaneyuki, the 14th inheritor.
Kaynak: Tenshinsho Jigen Ryu
Founded in 1949, the Rousse (or Ruse ) State Opera is the inheritor of the Rousse Opera Society (created in 1914), which makes it one of
Kaynak: Rousse State Opera
Adolphe Benedict Hayum Goldschmidt (1838, Frankfurt - 6 April 1918, London ) was co-inheritor of the Goldschmidt family bank.
Kaynak: Adolphe Goldschmidt
He was the eldest son of Ogasawara Nagakiyo and the rightful inheritor of the art of Ogasawara-ryu archery and mounted archery.
Kaynak: Ogasawara Nagatsune

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.