I'm not trying to
instigate a fight here, but, what about South Africa?
Burada bir kavga hareketi oluşturmaya çalışmıyoruz, ama, ne Güney Afrika hakkında değilim?
Kaynak: live.huffingtonpost.comThe annual plan is the time for the mayor to
instigate her vision for the city.
Yıllık plan şehir için onun vizyonunu teşvik etmek için belediye başkanlığı için zamanı.
Kaynak: stuff.co.nzIt was unclear whether Meyer did or said anything to
instigate Sunday's exchange.
Bu Meyer Pazar günkü döviz kışkırtmak için bir şey yaptım ya dedi mi belli değildi.
Kaynak: journalstar.comThe only man who can
instigate this currently manages in Madrid, but for how much longer?
Bu kışkırtmak olabilir tek adam şu anda Madrid'de, ama ne kadar uzun süre yönetir?
Kaynak: soccerwithoutlimits.com