It's not likely to be headed for the
junk heap at 50,000 miles.
Bu 50.000 kilometre hızla çöp yığınına yöneldi olması muhtemel değil.
Kaynak: plugincars.comFor the latter, he buys a single, terrifying outhouse from the
junk heap at the rental spot.
İkincisi, o kiralama noktada çöp yığınına tek, korkunç outhouse alıyor.
Kaynak: vulture.comThat doesn't mean you'll be driving some
junk heap your parents loaned you for the weekend, the team at Codemasters aren't that malicious.
Senin ailen haftasonu için ödünç bazı çöp yığınına sürüş olacak anlamına gelmez, Codemasters ekibi bu kötü niyetli değildir.
Kaynak: neoseeker.com"Oz the Great and Powerful" gets saved from the
junk heap by Franco and especially by director Sam Raimi, who happily treats the enterprise as a sandbox.
"Oz Büyük ve Güçlü" Franco ve özellikle mutlu bir sanal olarak kurumsal davranır yönetmen Sam Raimi tarafından önemsiz yığın kurtulur.
Kaynak: pleasantonweekly.com