Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

leaden ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

leaden anlamı
sıfat
1) kurşuni
2) kurşundan yapılmış

"leaden" için örnek kullanımlar

Second, the album's songs have leaden paces with minimal arrangements.
İkincisi, albümün şarkıları minimum düzenlemeler ile kurşuni adım var.
Kaynak: planetsmag.com
In attempting to build on that success, however, Golden has been regrettably leaden.
Bu başarı üzerine inşa etmeye çalıştığımız, ancak, Altın maalesef kurşuni edilmiştir.
Kaynak: bleacherreport.com
This leaden thriller, set during the Cold War, takes place almost entirely aboard a Soviet submarine.
Soğuk Savaş sırasında ayarlanır Bu kurşuni gerilim, bir Sovyet denizaltısında neredeyse tamamen gerçekleşir.
Kaynak: news-leader.com
Even the leads, Kristen Stewart and Robert Pattinson, pretty and frowning as they are, are leaden and dull.
Hatta potansiyel, Kristen Stewart ve Robert Pattinson, güzel ve oldukları gibi kaşlarını çatarak, kurşuni ve donuk.
Kaynak: theatlanticwire.com
Entoloma sinuatum (commonly known as the livid entoloma, livid agaric, livid pinkgill, leaden entoloma, and lead poisoner) is a poisonous
Kaynak: Entoloma sinuatum
Its original German title is Die bleierne Zeit, an idiomatic expression which can be translated as "the leaden times" and refers to a
Kaynak: Marianne and Juliane
origin of the Latin word for a leaden sling-bullet: glandes plumbeae (literally leaden acorns) or simply glandes (meaning acorns, singular glans).
Kaynak: Sling (weapon)
Never say this is the final road for you,Though leaden skies may cover over days of blue. As the hour that we longed for is so near,Our step
Kaynak: Zog Nit Keynmol
Spanish word for "lead -colored", referring to the blue-grey areas of the plumage – an approximate English translation would be "leaden falcon".
Kaynak: Aplomado Falcon

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.