"I went through a period when I was rebellious and
a mess of a person," he says.
"Ben isyankar ve bir kişinin bir karışıklık oldu ben bir süre geçti," diyor.
Kaynak: huffingtonpost.comBut the result is
a mess of cables and a lot of hunt and pecking for the right ports.
Ama sonuç kabloların bir karmaşa ve doğru portlar için avı ve gagalama bir sürü.
Kaynak: winsupersite.com20 min Turning up on the left, Rafael makes
a mess of a pass and cedes possession to Moses.
Soldaki kadar açılması 20 dk, Rafael bir geçiş bir karmaşa yapar ve Musa'ya bulundurma CEDES.
Kaynak: guardian.co.ukLabour will 'make
a mess of EU funds'.
İşçi Partisinin AB fonlarının bir karışıklık yapmak 'olacaktır.
Kaynak: timesofmalta.com