Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

monopolise ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

monopolise anlamı
fiil
1) tekel Altına almak
2) tekeline almak

"monopolise" için örnek kullanımlar

Subsequently, these companies will increase the price and monopolise the market.

Söz konusu şirketler fiyat artırmak ve pazar tekeline olacaktır.

Kaynak: indiatoday.intoday.in

Alan Pardew's side continuing to monopolise possession and territory at St James' Park.

Alan Pardew tarafında St James 'Park bulundurma ve topraklarını tekeline devam.

Kaynak: bbc.co.uk

Critics argue GM companies want to monopolise seeds so they can boost herbicide and pesticide profits.

Eleştirmenler GM şirketleri herbisit ve pestisit kazançlarını arttırmak böylece tohum tekellerine istiyorum savunuyorlar.

Kaynak: nzherald.co.nz

"If Telefónica doesn't accept sharing, it will monopolise the market again", said Orange's CEO Jean Marc Vignolles.

"Telefónica paylaşımı kabul etmezse, yine pazar tekeline olacak", Orange CEO'su Jean Marc Vignolles dedi.

Kaynak: neurope.eu

As German shipping lines tended to monopolise the lucrative passage of continental emigrants, Cunard responded by trying to outdo them for
Kaynak: RMS Lusitania

Legal barriers: Legal rights can provide opportunity to monopolise the market of a good. Intellectual property rights, including patents
Kaynak: Monopoly

Riegele registered the trademark and tried to monopolise the use of the term, but did not achieve that goal. Most large beverage
Kaynak: Spezi

Also known as Benteng Hollandia, it was first built in 1512 in support of Portuguese efforts to monopolise the lucrative clove trade and
Kaynak: Fort Tolukko

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)