outdate ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç."outdate" için örnek kullanımlar
Scientists call for an overhaul of caloric ratings, saying the system is outdate and inadequate.
Bilim adamları sistemi outdate ve yetersiz olduğunu söyleyerek, kalori değerlendirme bir revizyon gerektirir.
Kaynak: globalpost.comThe HTC One's screen is so nice that it will outdate several smartphones before they hit the market solely because the sharpness will be glim when compared to the HTC one.
HTC Kişinin ekran netliği fener olacak çünkü HTC birine göre onlar sadece pazara önce birkaç akıllı telefonlar outdate böylece güzel.
Kaynak: idigitaltimes.comWell, the style is classically clean so won't outdate and it's part of Slimane's first ever collection for Saint Laurent, so it will always hold credence and therefore value.
Eh, tarzı klasik temiz öylesine outdate olmaz ve bu Saint Laurent için Slimane adlı ilk koleksiyon parçası, bu nedenle her zaman güven ve dolayısıyla değerini tutacak.
Kaynak: independent.ieThe trees outdate the present church by many centuries. Each Sunday there are two services the earlier with a traditional theme and the
Kaynak: Hambledon, Surrey
Kaynak: Hambledon, Surrey
It is outdate if it was current at some preceding time yet incorrect at a later time. Definition: Clear definitions should be provided so
Kaynak: Health information management
Kaynak: Health information management
Film photography requires continuous expenditure of funds for supplies and developing, although the equipment itself does not outdate so
Kaynak: Digital photography
Kaynak: Digital photography
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
