Early minutes were written with a
fountain pen in flowing cursive, often too faded to decipher.
Erken dakika el yazısı, genellikle çok deşifre soluk akan bir dolma kalem ile yazılmış.
Kaynak: sleepyeyenews.comLong before laptops and cellphones, David Perlman was writing about science, albeit with a
fountain pen.
Dizüstü bilgisayarlar ve cep telefonları çok daha önce, David Perlman bir dolma kalem ile de olsa, bilim hakkında yazıyordum.
Kaynak: latimesblogs.latimes.comBring me a
fountain pen dipped in blood!
Bir dolmakalem Kana batırılmış bana getirin!
Kaynak: patheos.comWith a
fountain pen or a keyboard?
Bir dolma kalem veya klavye ile mi?
Kaynak: smh.com.au