privatise ne demek?
- 1 sözlük, 1 sonuç."privatise" için örnek kullanımlar
The government insisted there was no policy to privatise NHS services.
Hükümet NHS hizmetlerinin özelleştirilmesi için hiçbir ilke yoktu ısrar etti.
Kaynak: bbc.co.ukRBS said last week that it could be ready to privatise part of the bank next year.
RBS önümüzdeki yıl bankanın kısmının özelleştirilmesi için hazır olabileceğini geçen hafta söyledi.
Kaynak: guardian.co.ukMerv wants to split RBS into good/bad banks, privatise good part in a year's time.
Merv, bir yıl içinde iyi bir kısmının özelleştirilmesi, iyi / kötü bankalara RBS bölmek istiyor.
Kaynak: cityam.comPrivatise US mail collection and processing, says white paper.
Özelleştirecek ABD posta toplama ve işleme, beyaz kağıt diyor.
Kaynak: postandparcel.infoWarwick Fairfax (born December 1960) is an Australia n businessman who had tried unsuccessfully to privatise his family's media company
Kaynak: Warwick Fairfax
Kaynak: Warwick Fairfax
The Green Paper on Postal Reform (Department of Trade and Industry, 1994) was a United Kingdom government draft plan to privatise and
Kaynak: Green Paper on Postal Reform
Kaynak: Green Paper on Postal Reform
In 1989, with the government's plan to reorganise and privatise electricity generation, the position of Chairman of the CEGB disappeared.
Kaynak: Walter Marshall, Baron Marshall of Goring
Kaynak: Walter Marshall, Baron Marshall of Goring
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
