For the sake of argument, we can say Maduro said no such thing about Chavez.
Tartışmanın aşkına, Maduro Chavez hakkında böyle bir şey söylemedim söyleyebiliriz.
Kaynak: forbes.com But let's assume,
for the sake of argument, that they match history.
Ama tarihin eşleştiğini, tartışmanın uğruna, en varsayalım.
Kaynak: online.wsj.comLet's suppose
for the sake of argument that our golden lunchbox millionaire likes the wild life and spends heavily.
Bu bizim altın lunchbox milyoner yaban hayatı seviyor ve ağır harcadığı argüman uğruna varsayalım.
Kaynak: opednews.comLet's say,
for the sake of argument, he was 18 today and awakening to environmental issues, such as climate change.
Diyelim tartışmanın uğruna, diyelim ki, 18 bugün ve iklim değişikliği gibi çevre sorunları için uyanış oldu.
Kaynak: blogs.discovermagazine.com