Apparently he used the weapon to get into character, but that's just
scurry!
Görünüşe göre o karakterin içine almak için silah kullanılır, ama bu sadece koşturma var!
Kaynak: perezhilton.comThey eventually discover their mistake and
scurry over to the correct location.
Onlar sonunda kendi hata keşfetmek ve doğru konumda yanına koşuyorlardı.
Kaynak: realitytvmagazine.sheknows.comCompton has to
scurry back to make his ground and there is no run.
Compton onun zemin yapmak için geri scurry vardır ve hiçbir çalışma yoktur.
Kaynak: telegraph.co.ukThe
scurry to buy the highest rated Robert Parker 2010 Bordeaux wines has begun.
En yüksek oy alan Robert Parker 2010 Bordeaux şarapları başladı almak için koşuyorlardı.
Kaynak: thewinecellarinsider.com