Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

titter ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

titter anlamı
fiil
1) kıkırdamak
2) kıkır kıkır gülmek
3) kıs kıs gülmek
isim
1) kıkırdama
2) kıs kıs gülme

"titter" için örnek kullanımlar

Imagine how much their direct reports titter with excitement hearing these.

Heyecan ile bunların doğrudan raporlar titter bu işitme ne kadar düşünün.

Kaynak: forbes.com

Selv om jeg ikke titter på aktivt, står den alltid på.

SELV om JEG ikke titter på aktivt, Star den alltid på.

Kaynak: aftenposten.no

Almost every joke falls flat, and even when you do titter it is more out of a pity than anything else.

Neredeyse her şaka düz düşer ve titter yapmak bile o başka bir şey daha bir üzücü dışında fazla.

Kaynak: uk.omg.yahoo.com

To her fellow competitors' credit, they didn't titter behind their hands and they didn't ostracize her.

Onu diğer rakiplerin kredi için, ellerini arkasında titter vermedi ve onu sürgün etmedi.

Kaynak: nfl.com

Laughter can be classified according to intensity: the chuckle, the titter, the giggle, the chortle, the cackle, the belly laugh, the
Kaynak: Laughter

There was also a 30-second "titter" track in the loop, which consisted of individual people laughing quietly. This "titter" track was used
Kaynak: Laugh track

There was also a 30-second "titter" track in the loop, which consisted of individual people laughing quietly. This "titter" track was used
Kaynak: Charles Douglass

corrected his mistake poor Adam sat down amidst a general titter from the bench, bar and miscellaneous crowd of agents and clerks behind the bar.
Kaynak: Adam Anderson, Lord Anderson

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)