The outrage has attempted to
transmute the statistic back into people again.
Öfke yine insanlar geri istatistik dönüştürmek için çalıştı.
Kaynak: computerweekly.comReiki healers believe that they can
transmute any negative energy they detect in the chakras to positive energy.
Reiki şifacılar onlar pozitif enerji çakralar detect herhangi bir negatif enerji dönüştürüyorum inanıyoruz.
Kaynak: gmanetwork.comMiniaturized industrial agriculture does not
transmute to neat, short rows of wheat, corn and cotton in our backyards.
Küçültülmüş endüstriyel tarım buğday, mısır ve backyards pamuk düzgün, kısa satırlara dönüştürmek değildir.
Kaynak: wpmobserver.comIn the main, 3D printers have been used to
transmute digital blueprints into physical objects by layering melted plastics to create solid forms.
Ana, 3D yazıcıları katı formlar oluşturmak için katman erimiş plastik tarafından fiziksel nesnelerin içine dijital planları dönüştürmek için kullanılır olmuştur.
Kaynak: ft.comTypically, in accordance with equivalent exchange , the alchemist puts the matter which he wants to
transmute in front of, or inside the
Kaynak: Transmutation circle