His nostrils quiver, his legs
tremble, his ears twitch, his tail flicks.
Onun burun sadak, bacakları titriyor, kulakları seğirme, kuyruğunu sinema.
Kaynak: riverfronttimes.comRome is indeed beginning to
tremble at the threat Spartacus now represents.
Roma gerçekten Spartacus şimdi temsil ettiği tehdidin de titremeye başlıyor.
Kaynak: dailyblam.comAnd its suppliers are falling as the markets
tremble at what that portends.
Pazarlar olduğunu habercisidir ne titremeye Ve tedarikçileri düşüyor.
Kaynak: fool.comIf stuffed animals had brains, they would
tremble at the sound of her voice.
Doldurulmuş hayvanlar beyinleri vardı, bunlar onun sesine de titremeye olurdu.
Kaynak: contracostatimes.comA
tremble dance is a dance performed by forager honey bee s of the species Apis mellifera to recruit more receiver honey bees to collect
Kaynak: Tremble dance