Each doll will be auctioned separately with his or her
trousseau on eBay.
Her bebek kendi veya eBay çeyizi ile ayrı ayrı ihalesi yapılacaktır.
Kaynak: guardian.co.ukMade of pure silver, this perhaps was part of an Indian bride's
trousseau.
Saf gümüşten yapılmış, bu belki de bir Hint gelinin çeyizi parçasıydı.
Kaynak: deccanherald.comBut what bride would let this get between her and her
trousseau?
Ama ne gelin bu onu ve çeyiz arasındaki izin istiyorsunuz?
Kaynak: blogs.ft.comA phulkari dupatta or odhni is among the most prized possessions in a Punjabi bride's
trousseau.
Bir Phulkari dupatta veya odhni bir Punjabi gelin çeyizi en değerli eşyalarını biridir.
Kaynak: indianexpress.comthat a woman brings to a marriage (A dowry consisting mainly of linen and clothing, or the contents of a hope chest is called a
trousseau.)
Kaynak: DowryUsing her own needlework skills to construct a
trousseau and stock her glory-box "was for the working girl the equivalent of planning and
Kaynak: Hope chest