Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

ultraconservative ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

İngilizce - Türkçe

ultraconservative anlamı
muhafazakâr

"ultraconservative" için örnek kullanımlar

In response, Tunisian students are skipping school and have clashed with ultraconservative Salafists while making copycat versions.
Buna karşılık, Tunuslu öğrencilerin okul atlama ve taklitçi sürümleri yaparken muhafazakâr Selefiler çatıştı.
Kaynak: theweek.com
raight to satisfy the ultraconservative family of their son's betrothed, opens at 8 p.m. at the Salle Odyssée, 855 De La Gappe Rd., Gatineau. Until March 1.
oğullarının nişanlısı ve muhafazakâr aile karşılamak için raight, Salle Odyssée, 855 De La Gappe Rd 8 de açılır., Gatineau. 1 Mart kadar.
Kaynak: ottawacitizen.com
Christian moderates are also angered because many Polish bishops support Radio Maryja, an ultraconservative Catholic radio station run by Father Tadeusz Rydzyk, a Catholic priest and Redemptorist.
Pek çok Polonyalı piskoposlar Radyo Maryja, Peder Tadeusz Rydzyk, bir Katolik rahip ve Redemptorist tarafından işletilen aşırı muhafazakâr Katolik radyo istasyonu desteklemesi nedeniyle Hıristiyan ılımlılar da kızdırdı vardır.
Kaynak: worldnews.nbcnews.com
Business nationalists are ultraconservative business and industrial leaders who favor a protectionist trade policy and an isolationist
Kaynak: Business nationalism
The new cabinet, although highly successful, was plagued from the start by strong opposition from ultraconservative members of the
Kaynak: Empire of Brazil
member of Iran's Assembly of Experts the body responsible for choosing the Supreme Leader , where he heads a minority ultraconservative faction.
Kaynak: Mohammad-Taqi Mesbah-Yazdi
A senior and known ultraconservative figure, he has been long standing member of the Jamaat-e-Islami (JeI), and successfully contested in
Kaynak: Khurshid Ahmad (Islamic scholar)

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.