I know it will never happen but while it never happens we will always have a
white elephant in the room.
Biz her zaman odasında beyaz bir fil olacak bu asla ederken ben bunu asla olmayacak biliyorum ama.
Kaynak: chelsea.vitalfootball.co.ukShould Courtois struggle to settle in, he'd end up becoming the
white elephant in the team like Torres is now.
Courtois yerleşmek için mücadele etmeliyiz, o Torres gibi takım beyaz fil haline bitirmek istiyorum artık.
Kaynak: thehardtackle.comIn addition to the club's operating layout, there will be dealer tables, a
white elephant table and demonstrations of model railroad construction.
Kulübün çalışma düzenine ek olarak, satıcı tabloları, beyaz bir fil masa ve model demiryolu inşaat gösteriler olacak.
Kaynak: wickedlocal.comFor the said reason alone, the port which was once deemed to provide an economic windfall opportunity for the country was rendered a
white elephant.
Dedi nedenle yalnız için, hangi port zamanlar ülkenin beyaz bir fil kılındı için ekonomik düşeş fırsat sağlamak üzere kabul edildi.
Kaynak: eurasiareview.com