Beton ne demek?
- 4 sözlük, 4 sonuç.Güncel Türkçe Sözlük
beton anlamı
is. Çimentonun su yardımıyla kum, çakıl vb. maddelerle karışması sonucu oluşan sert, dayanıklı, bağlayıcı yapı malzemesi.
is. Çimentonun su yardımıyla kum, çakıl vb. maddelerle karışması sonucu oluşan sert, dayanıklı, bağlayıcı yapı malzemesi.
Kimya Terimleri Sözlüğü
beton anlamı İng. concrete Alm. Beton Fr. béton
Kırılmış kaya parçaları, kil ve kumun çimento ile birlikte tutulduğu bir karışım.
Kırılmış kaya parçaları, kil ve kumun çimento ile birlikte tutulduğu bir karışım.
Türkçe - İngilizce
beton anlamı
isim
1) concrete
sıfat
1) concrete
isim
1) concrete
sıfat
1) concrete
Türkçede Batı Kökenli Kelimeler Sözlüğü
beton anlamı Fr.béton
Çimentonun su yardımıyla kum, çakıl gibi maddelerle karışması sonucu oluşan sert, dayanıklı, bağlayıcı yapay yığışım: § "Yeni yapılan küçük ve betondan sinema binasının köşesine çöküp geviş getire getire dinlenirlerdi." -Ruşen Eşref Ünaydın, Bütün Eserleri, 52. § "Çünkü şehirde beton, parke yollardayız şimdi" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 128. § "Biz taştan ve betondan binaların lüzumunu da anlıyoruz." -Peyami Safa, 20 Asır Avrupa ve Biz, 109. § "Küçük betonda bir polis kulübesinin yanına çömelmiş bir Ermeni kadını ona elini uzattı." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 335. § "Hem beton bir ev." -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 51. § "Eski kerpiç evler, yerlerini beton yığınlarına bırakıyorlar." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 19. § "Bir basamakla çıkılan bu sofacığın önünde küçük, beton bir zemin..." -Necip Fazıl Kısakürek, Aynadaki Yalan, 198. § "Taş, kerpiç ve beton evlerin arasında, daracık bir sokakta durdular." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 39. § "Bizim bahçenin duvarı bitince kaldırım ve yeni beton evler başladı." -Orhan Pamuk, Sessiz Ev, 7.
Çimentonun su yardımıyla kum, çakıl gibi maddelerle karışması sonucu oluşan sert, dayanıklı, bağlayıcı yapay yığışım: § "Yeni yapılan küçük ve betondan sinema binasının köşesine çöküp geviş getire getire dinlenirlerdi." -Ruşen Eşref Ünaydın, Bütün Eserleri, 52. § "Çünkü şehirde beton, parke yollardayız şimdi" -Adalet Ağaoğlu, Başka Karşılaşmalar, 128. § "Biz taştan ve betondan binaların lüzumunu da anlıyoruz." -Peyami Safa, 20 Asır Avrupa ve Biz, 109. § "Küçük betonda bir polis kulübesinin yanına çömelmiş bir Ermeni kadını ona elini uzattı." -Ahmet Hamdi Tanpınar, Huzur, 335. § "Hem beton bir ev." -Nazım Hikmet Ran, Yeşil Elmalar, 51. § "Eski kerpiç evler, yerlerini beton yığınlarına bırakıyorlar." -Yavuz Bülent Bakiler, Üsküp'ten Kosova'ya, 19. § "Bir basamakla çıkılan bu sofacığın önünde küçük, beton bir zemin..." -Necip Fazıl Kısakürek, Aynadaki Yalan, 198. § "Taş, kerpiç ve beton evlerin arasında, daracık bir sokakta durdular." -Buket Uzuner, Uzun Beyaz Bulut (Gelibolu), 39. § "Bizim bahçenin duvarı bitince kaldırım ve yeni beton evler başladı." -Orhan Pamuk, Sessiz Ev, 7.
"Beton" için örnek kullanımlar
Merhumu alel usul bir çukura atmışlar üstüne de beton dökmüşler.
Allele in the concrete on top of the deceased thrown into the ditch fashioned grab.
Kaynak: diyarbakirsoz.comYeşilin, ormanın içerisinde bu beton evler çok iğreti durmaktadır.
Green forest, this concrete houses in a very makeshift stands.
Kaynak: 08haber.comAğacı deviren otomobil daha sonra beton elektrik direğini yıktı.
Tree toppled concrete electric pillar and then destroyed the car.
Kaynak: haber.mynet.comEmre Akdeniz, saklanmak için girdiği 1 metrelik beton çukurda sıkıştı.
Emre Mediterranean, enters the 1-meter concrete pit to hide stuck.
Kaynak: timeturk.comYakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
