ağ ne demek?
- 16 sözlük, 31 sonuç.BSTS / Alantopu Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. net Fr.filet
Oyun alanını ortadan ikiye bölen ve ortasında yerden yüksekliği 91 cm. olan ipten kafes örgü.
Oyun alanını ortadan ikiye bölen ve ortasında yerden yüksekliği 91 cm. olan ipten kafes örgü.
BSTS / Bilişim Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. network Osm. şebeke Fr. réseau
Birçok nokta ile bunlar arasındaki bağlantılarla gösterilebilen bir dizgeye ilişkin yapı. örn. karayolu ağı, bilişim aği.
Birçok nokta ile bunlar arasındaki bağlantılarla gösterilebilen bir dizgeye ilişkin yapı. örn. karayolu ağı, bilişim aği.
BSTS / Biyoloji Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. plexus, rete Lat.plexus: iç içe dokunmuş Alm.Netzwerk Fr. plexus
1. Damarlar, sinirler ve bağ dokusu telleri ağı. Rete. 2. Örümcek ağı.
1. Damarlar, sinirler ve bağ dokusu telleri ağı. Rete. 2. Örümcek ağı.
BSTS / Fizik Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. network Osm. şebeke Alm. Netzwerk Fr.réseau
Elektriksel erkeyi bir bölge içine dağıtan iletken örgüsü.
Elektriksel erkeyi bir bölge içine dağıtan iletken örgüsü.
BSTS / Gösterim Sanatları Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. safety net Alm. Schutznetz Fr. filet de sécurité
Yüksekte çalışan cambazların gösterilerini yaptıkları yerin Altına gerilen koruyucu ağ.
Yüksekte çalışan cambazların gösterilerini yaptıkları yerin Altına gerilen koruyucu ağ.
BSTS / Kimya Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. network Osm. şebeke Alm. Netz Fr. branchement
İplik, tel, boru vb. örülmüş bir yapı türü.
İplik, tel, boru vb. örülmüş bir yapı türü.
BSTS / Masatopu Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. net Fr.filet
Masatopu oyununda alanı iki eşit bölüme ayıran, uzunluğu 1.83 m., üst kenarının masa yüzeyinden yüksekliği 15,5 cm. olan ipten kafes örgü.
Masatopu oyununda alanı iki eşit bölüme ayıran, uzunluğu 1.83 m., üst kenarının masa yüzeyinden yüksekliği 15,5 cm. olan ipten kafes örgü.
BSTS / Matematik Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. net, network, reticle Osm. net Alm.Netz Fr. suite generalisée
1- Bir yönlü kümeden başka bir kümeye tanımlı olan işlev. 2- Böyle bir işlevin görüntüsü. 3- A bir yönlü küme ve X bir dilemsel küme olmak üzere (…)kümesi.
1- Bir yönlü kümeden başka bir kümeye tanımlı olan işlev. 2- Böyle bir işlevin görüntüsü. 3- A bir yönlü küme ve X bir dilemsel küme olmak üzere (…)kümesi.
ağ anlamı İng. net Alm.Netz Fr. réseau Az. şebeke
D yönlendirilmiş küme, X boş olmayan bir küme olmak üzere, herhangi bir g : D --> X fonksiyonu. Bu fonksiyona X üzerinde bir ağdır denir. D = N özel durumunda g ağı bir dizidir.
D yönlendirilmiş küme, X boş olmayan bir küme olmak üzere, herhangi bir g : D --> X fonksiyonu. Bu fonksiyona X üzerinde bir ağdır denir. D = N özel durumunda g ağı bir dizidir.
BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. 1. circuit, 2. network, television network, programme (ABD: program) network, network of television stations, (ABD) system (of television stations), transmission network, television transm
Sinem. 1. Bir kentin, bir ülkenin tek elde toplanmış sinema salonlarının oluşturduğu bütün. TV. 2. Aynı televizyon kurumuna bağlı yaymaçların, vericilerin oluşturduğu bütün. 3. Bir ülkede birbirine eşeksenli kablolar ya da telsiz bağlantılı ara yayaçlarıyla bağlı olup, aynı anda aynı izlenceyi yayınlayan yayaçların tümü. 3. Çeşitli ülkelerin, gerektiğinde, aynı izlenceyi yaymak amacıyla oluşturdukları bütün.
Sinem. 1. Bir kentin, bir ülkenin tek elde toplanmış sinema salonlarının oluşturduğu bütün. TV. 2. Aynı televizyon kurumuna bağlı yaymaçların, vericilerin oluşturduğu bütün. 3. Bir ülkede birbirine eşeksenli kablolar ya da telsiz bağlantılı ara yayaçlarıyla bağlı olup, aynı anda aynı izlenceyi yayınlayan yayaçların tümü. 3. Çeşitli ülkelerin, gerektiğinde, aynı izlenceyi yaymak amacıyla oluşturdukları bütün.
BSTS / Su Ürünleri Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. net
Değişik su ürünlerinin takılarak, dolanarak ve hareketli bir torbada toplanarak avlanması amaçlarına yönelik olarak tasarlanan ve donatılan, göze büyüklüğüne bağlı olarak objenin bir kısmını geçiren, bir kısmını sıkıştıran veya geçmesini engelleyen, gözelerden oluşan, çeşitli biçim ve büyüklükte olan bir yüzey yapıtı.
Değişik su ürünlerinin takılarak, dolanarak ve hareketli bir torbada toplanarak avlanması amaçlarına yönelik olarak tasarlanan ve donatılan, göze büyüklüğüne bağlı olarak objenin bir kısmını geçiren, bir kısmını sıkıştıran veya geçmesini engelleyen, gözelerden oluşan, çeşitli biçim ve büyüklükte olan bir yüzey yapıtı.
BSTS / Uçantop Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. net Fr.filet
Uçantop oyununda iki takımın alanını ayıran, iki direk arasına belli ölçü ve yükseklikte gerilen, ipten örülü delikli perde.
Uçantop oyununda iki takımın alanını ayıran, iki direk arasına belli ölçü ve yükseklikte gerilen, ipten örülü delikli perde.
BSTS / Uygulayım Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı İng. grating, reticule Osm. şebeke, retikül Fr. réseau, réticule
(I) 1-genel uygulayım: Belli sayıda bağımsız aygıt ve bunları birleştiren çevrimlerin oluşturduğu bütün. 2- elektrik: Elektrik dağıtımını sağlayan birıbirine bağlı çevrimlerin tümü.
(I) 1-genel uygulayım: Belli sayıda bağımsız aygıt ve bunları birleştiren çevrimlerin oluşturduğu bütün. 2- elektrik: Elektrik dağıtımını sağlayan birıbirine bağlı çevrimlerin tümü.
ağ anlamı İng. net Osm.net
(II) bilişim: Daha çok, sürekli telefon bağlantılarıyla birbirine bağlanmış bilgisayarlar dizgesi.
(II) bilişim: Daha çok, sürekli telefon bağlantılarıyla birbirine bağlanmış bilgisayarlar dizgesi.
BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü
ağ anlamı
Şalvar ve pantalonun apış arasına rastlayan kısmı. (*Senirkent -Isparta)
Şalvar ve pantalonun apış arasına rastlayan kısmı. (*Senirkent -Isparta)
Güncel Türkçe Sözlük
ağ anlamı
(I) is. 1. İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü: Balık ağı. Tenis ağı. 2. Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü. 3. Ulaşım ve iletişim gibi alanlarda ülkenin her yerine yaygınlaştırılmış şebeke: Cumhuriyetin onuncu yılında ülkemiz demir ağlarla örülmüştü. 4. mec. Tuzak: "Onu, ağına düşmüş bir av gibi ne öldürdü ne ondurdu." -S. Ayverdi. 5. sp. Oyun alanını ortadan ikiye bölen iple yapılmış örgü, file. 6. sp. Çaprazlama örgü ile yapılan ve kale direkleri arkasına gerilen örgü, file.
(I) is. 1. İplik, sicim, tel vb. ince şeylerden kafes biçiminde yapılmış örgü: Balık ağı. Tenis ağı. 2. Örümcek vb. hayvanların salgılarıyla oluşturdukları örgü. 3. Ulaşım ve iletişim gibi alanlarda ülkenin her yerine yaygınlaştırılmış şebeke: Cumhuriyetin onuncu yılında ülkemiz demir ağlarla örülmüştü. 4. mec. Tuzak: "Onu, ağına düşmüş bir av gibi ne öldürdü ne ondurdu." -S. Ayverdi. 5. sp. Oyun alanını ortadan ikiye bölen iple yapılmış örgü, file. 6. sp. Çaprazlama örgü ile yapılan ve kale direkleri arkasına gerilen örgü, file.
ağ anlamı
(II) is. Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık.
(II) is. Pantolon veya külotun apış arasına gelen yeri, apışlık.
Türkçe - İngilizce
ağ anlamı
isim
1) network
2) net
3) mesh
4) netting
5) system
6) plexus
7) fishnet
8) cobweb
9) filet
10) dragnet
11) gin
12) graticule
13) tissue
14) spider's web
sıfat
1) reticular
isim
1) network
2) net
3) mesh
4) netting
5) system
6) plexus
7) fishnet
8) cobweb
9) filet
10) dragnet
11) gin
12) graticule
13) tissue
14) spider's web
sıfat
1) reticular
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
ağ anlamı
1. Ak, beyaz. 2. Başörtüsü, namazbezi, tülbent. 3. Kaput bezi. 4. İlkbaharda, böceklerin meyva ağaçları üzerinde yaptıkları pamuk. 5. bakınız» ağartı(I)-1. 6. Göze inen perde, ak.
1. Ak, beyaz. 2. Başörtüsü, namazbezi, tülbent. 3. Kaput bezi. 4. İlkbaharda, böceklerin meyva ağaçları üzerinde yaptıkları pamuk. 5. bakınız» ağartı(I)-1. 6. Göze inen perde, ak.
ağ anlamı
1. Ay ağılı, hale. 2. Ara, iç: Ahmet nerde? Buralarda köyün ağında gezip durur. 3. Donun lâstik geçirilen, şalvarın bele gelen yeri.
1. Ay ağılı, hale. 2. Ara, iç: Ahmet nerde? Buralarda köyün ağında gezip durur. 3. Donun lâstik geçirilen, şalvarın bele gelen yeri.
ağ anlamı
1. Tarla sınırı. 2. Tarlaları sınırlıyan dikenli ağaç, çit. 3. Tel örgü. 4. Eklem, mafsal: Koyunun ön bacağı ağından kırılmış. 5. Büyük kapılara, içerden kapatmak için takılan mandal.
1. Tarla sınırı. 2. Tarlaları sınırlıyan dikenli ağaç, çit. 3. Tel örgü. 4. Eklem, mafsal: Koyunun ön bacağı ağından kırılmış. 5. Büyük kapılara, içerden kapatmak için takılan mandal.
ağ anlamı
1. Ağaç ve çalılarda yuva yapıp yaprak yiyen tırtıl. 2. bakınız» ağu(I)-1.
1. Ağaç ve çalılarda yuva yapıp yaprak yiyen tırtıl. 2. bakınız» ağu(I)-1.
ağ anlamı
Süt, yoğurt, ayran v.b. ürünler.
Süt, yoğurt, ayran v.b. ürünler.
Düzenli, Çavdarlı *Şavşat -Artvin
ağ anlamı
Zehir.
Zehir.
Eldelek *Elbistan -Maraş
-Yozgat ve köyleri
ağ anlamı
Tırtıl.
Tırtıl.
Dereçine *Sultandağı Afyon
ağ anlamı
Ak.
Ak.
Konya
ağ anlamı
Don, pantolon vb. nesnelerin iki paça arasındaki birleşme yeri.
Don, pantolon vb. nesnelerin iki paça arasındaki birleşme yeri.
Dereçine *Sultandağı Afyon
ağ anlamı
Bez
Bez
Arpaçay - Kars
ağ anlamı
< ET ak: ak; beyaz; temiz.
< ET ak: ak; beyaz; temiz.
ağ anlamı
< ET ag. bakınız» ayrıca tor
< ET ag. bakınız» ayrıca tor
ağ anlamı
( < ET âk) ak
( < ET âk) ak
ağ eş anlamlısı
apışlık
is. Ağ.
is. Ağ.
file
is. 1. Yün, pamuk vb. ipliklerden düğümlerle oluşmuş ağ. 2. Alışverişte öteberi taşımak için kullanılan, ilmeklerden oluşan ağ torba. 3. Saçların dağılmaması için kullanılan ağ biçiminde örgü. 4. sp. Ağ.
is. 1. Yün, pamuk vb. ipliklerden düğümlerle oluşmuş ağ. 2. Alışverişte öteberi taşımak için kullanılan, ilmeklerden oluşan ağ torba. 3. Saçların dağılmaması için kullanılan ağ biçiminde örgü. 4. sp. Ağ.
tuzak
is. 1. Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzenek. 2. mec. Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo: "Onun bana gönderdiği mektuplar filan hep tuzak, hep birer şantajdan ibaretti." -O. C. Kaygılı.
is. 1. Kuş veya yaban hayvanlarını yakalamaya yarayan araç veya düzenek. 2. mec. Birini güç ve tehlikeli bir duruma düşürmek için kurulan düzen, komplo: "Onun bana gönderdiği mektuplar filan hep tuzak, hep birer şantajdan ibaretti." -O. C. Kaygılı.
"ağ" için örnek kullanımlar
Bu StilSOS'u kullanıcılarıyla büyüyen bir sosyal ağ haline getiriyor.
This is a growing social network makes StilSOS'u users.
Kaynak: isteinsan.com.trSosyal ağ olarak anılan Facebook, twitter ve LinkedIn'a yönelim artıyor.
Social network known as Facebook, Twitter and LinkedIn'a orientation is increasing.
Kaynak: timeturk.comİlk konuğumuz profesyonellerin bulunduğu iş odaklı sosyal ağ Linkedin.
Our first guest is the business-focused social network Linkedin professionals.
Kaynak: shiftdelete.netFacebook,sosyal ağ,internet,Mark Zuckerberg Facebook'tan şok yasak!
Facebook, social networking, internet, Mark Zuckerberg, Facebook shock is forbidden!
Kaynak: veteknoloji.comBir Web sayfası ağ üzerindeki birçok nesnenin referansını tutabilir. Hepsini birlikte çeker ve son ürünü size sunar. İstatistikler
Kaynak: World Wide Web
Kaynak: World Wide Web
1960'li yılların sonlarında Hawaii Üniversitesi ALOHA adını verdiği bir geniş ağ kurdu. Üniversitenin amacı kampüsün değişik noktalarına
Kaynak: Bilgisayar ağı
Kaynak: Bilgisayar ağı
Balık ağı, balık avında kullanılan değişik ağ gözü açıklığı na sahip uzatma ve serpme türleri olan ağlardır. Fishing nets. Kategori:Balık
Kaynak: Balık ağı
Kaynak: Balık ağı
Ağ geçidi, farklı ağ iletişim kurallarını kullanan iki bilgisayar ağı arasında veri çerçevelerinin iletimini sağlayan ağ donanımıdır .
Kaynak: Ağ geçidi
Kaynak: Ağ geçidi
Dağıtıcı (İngilizce : switch), bilgisayarların ve diğer ağ öğelerinin birbirlerine bağlanmasına olanak veren ağ donanımlarından biridir.
Kaynak: Ağ anahtarı
Kaynak: Ağ anahtarı
Bir hücresel ağ, birkaç radyo hücresi (kısaca "hücre" de denir) kullanılarak yaratılmış bir kablosuz ağ tipidir. Her hücreye hizmet bir
Kaynak: Hücresel ağ
Kaynak: Hücresel ağ
Çevirmeli ağ, bir ağa (özel ağ veya internet ) erişmek için bir modem ve telefon hattının kullanıldığı, telefon numarası çevirilerek
Kaynak: Çevirmeli ağ
Kaynak: Çevirmeli ağ
iletişim ağıdır TDK , İnternet sözcüğüne karşılık olarak genel ağ ı önermiştir İnternet yerine zaman zaman sadece net sözcüğü de kullanılır
Kaynak: İnternet
Kaynak: İnternet
Serpme ağ, balığın üstten atılan ağ ile kapatılmasını ve ağ içinde kalmasını sağlayan av aracı. kullanılması çok basit olan bir ağ grubudur.
Kaynak: Serpme ağ
Kaynak: Serpme ağ
Ağ köprüsü (İngilizce : bridge), bilgisayar biliminde iki bilgisayar ağını birine bağlayan ağ öğelerinden birine verilen addır.
Kaynak: Ağ köprüsü
Kaynak: Ağ köprüsü
Kelimenin kökeni en:Luminiferous aether | ether den gelmektedir. OSI ağ modelinin Donanım katmanı için Veri bağlantısı katmanı / Ortam
Kaynak: Ethernet
Kaynak: Ethernet
Anlamsal ağ (İngilizce:Semantic Web) , web içeriklerinin sadece doğal dillerde değil, aynı zamanda ilgili yazılımlar tarafından
Kaynak: Anlamsal ağ
Kaynak: Anlamsal ağ
Web tarayıcısı, Internet tarayıcısı, Ağ tarayıcısı veya Web göz atıcısı (İngilizce : Web Browser) kullanıcıların ağ sunucuları üzerinde yer
Kaynak: Web tarayıcısı
Kaynak: Web tarayıcısı
Ağ gözü açıklığı, Ağ ıslakken, ağ ipinin ve düğümünün kalınlığına bakılmaksızın, gergin halde bir ağ gözü nün birbirine karşılıklı iki
Kaynak: Ağ gözü açıklığı
Kaynak: Ağ gözü açıklığı
Kablosuz yerel ağ, kablolu iletişime alternatif olarak uygulanan, RF (Radyo Frekansı) teknolojisini kullanarak havadan bilgi alışverişi
Kaynak: Kablosuz ağ
Kaynak: Kablosuz ağ
Yakın Kelimeler
(Tahmin etmek için bir harf girin)
