Bir önce arabaya
binmek, kroki güzergâhında yolculuk yapmak istiyordum.
A first ride in the car, I wanted to make the trip route sketch.
Kaynak: internethaber.comMinibüse
binmek isteyen öğrenciler, muavinin müdahalesiyle karşılaştı.
Students who wish to ride in the van, experienced co-driver intervention.
Kaynak: haberler.comVapura
binmek gibi değil, bir balıkçı teknesine
binmek.
Not like the ferry ride, ride on a fishing boat.
Kaynak: birgun.netHepiniz hatırlarsınız, bu memlekette uçağa
binmek mesele idi.
You all remember, was the issue in this country plane ride.
Kaynak: haberciniz.bizŞabat günü Yahudiler için dinlenme günü olduğundan ateş yakmak, paraya dokunmak, arabaya
binmek gibi işler o gün yasaktır. On Emir 'in
Kaynak: ŞabatDuraklarda toplu taşıma araçlarına
binmek ve inmek. Toplu taşım araçlarının durması için hazırlandığından dolayı diğer araçlar toplu taşım
Kaynak: Toplu taşımacılıkAçık alan faaliyetlerinde, bisiklete
binmek, kaymak ve uçmak gibi, göz normalden daha fazla ışığa maruz kalır. Böyle durumlarda gözleri
Kaynak: Güneş gözlüğükendisini, romanın çizgisel olmayan zaman akışı gereği üçüncü bölümde varmış olduğu tımarhaneye götürecek trene
binmek üzere istasyona gelir.
Kaynak: Watt (roman)Michael tam arabaya
binmek üzereyken araba kullanmayı yeni öğrenen Apollina park halindeki arabayı Michael'a getirip ona sürpriz yapmak
Kaynak: Apollonia Vitelli-CorleoneYoğun yaya kalabalığı yüzünden bisiklete
binmek yasaklanmıştır. Yol engellilerin de kullanabileceği şekilde tasarlanmıştır. Gölün
Kaynak: SognsvannYerel saatle 12:45'te 2 kişi oldukları sanılan saldırganlar Paris 'teki Bastille meydanı dolaylarında o sırada araçlarına
binmek üzere
Kaynak: 1981 Paris saldırısıbirbiri üzerine
binmek suretiyle alttaki kadronlara, lâstik, conta, madeni pul ve galvanizli, çivi, vida veya kroşe ile sağlam bir şekilde
Kaynak: Çatı örtüsü"Ünlü bir sporcu arabasına
binmek üzereyken yanına bir kadın yaklaşır. Sporcuya küçük bir bebeğinin olduğunu, bebeğin çok hastalandığını
Kaynak: Hazcılıkbagajlarının X-ray ışını aygıtlarıyla aranması ayrıca yolcuların uçağa
binmek üzere geçtikleri kapılarda silahlı görevlilerin
Kaynak: Hava korsanlığıride | rode | ridden |
binmek | ring | rang | rung | çalmak | rise | rose | risen | yükselmek | run | run | ran | koşmak |
Kaynak: Düzenli-Düzensiz Fiillerkontuar denilen yerlerde biletini vererek eğer var ise bagajını teslim eder ve uçağa
binmek için gerekli olan boarding cart (kart)ını alır.
Kaynak: Havalimanı terminaliAta
binmek, bisiklete
binmek ve doğa yürüyüş olanakları oluşturularak faklı aktivitelere altyapı oluşturmak•Yine ziyaretçilere farklı
Kaynak: Zümrüt, AzdavayAta
binmek, atı olmak, az çok bir statü işaretiydi. Kız evi, veresileri de olsa, nazlanır, hemen “he” demez:— Büyüklerimize bir danışalım
Kaynak: Beyceli, FatsaBu yardımcılar taksiye
binmek, harita elde etmek ya da bilen birine sormak bunlar arasında sayılabilir. Böylelikle bizim için zor olan
Kaynak: Clique NP-Tam'dır.karısı ve Barbara ile bilet alacak parası bile olmadığından kaçak olarak
binmek zorunda kalacağı bir gemi yolculuğuna çıkmak zorunda kalır.
Kaynak: Feet First (film, 1930)Genel olarak Londra'da yaşayan ve büyük bir popülariteye sahip olan Rossi'nin, motoruna her zaman aynı taraftan
binmek ve yarıştan bir
Kaynak: Valentino RossiKomşu kasabaya gidip oradan trene
binmek üzere bir taksi tutar ama taksici şehrin çıkışına geldiklerinde o noktadan daha ileriye
Kaynak: Sıfır Kenti