Bu kadar kalabalık ama
bir o kadar eksizsiz bir şehirden bahsediyorum.
A full so crowded that far, but I'm talking about the city.
Kaynak: blog.milliyet.com.trTürkiye'deki gönüllü kuruluşlar da
bir o kadar yurtdışına yardım ediyor.
Turkey is helping voluntary organizations abroad that much.
Kaynak: hurriyet.com.trÇünkü fanatik Fenerli ama
bir o kadar da objektif olabiliyor.
Phanariot fanatic, but so far, because the lens can be.
Kaynak: hurriyet.com.trO kadar içten, o kadar samimi
bir o kadar da yoğundu çünkü.
Not so sincere, so sincere, because that is so intense.
Kaynak: blog.radikal.com.tr