Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

bireycilik ne demek?

 - 7 sözlük, 7 sonuç.

BSTS / Eğitim Terimleri Sözlüğü

bireycilik anlamı İng. individualism Osm. ferdaniye, ferdiyetçilik Fr.individualisme
1- Toplum yaşayışında temel amacın, bireylerin başarı ve mutlulukları olduğu düşüncesini ileri süren öğreti. 2- Toplumun, bireylere ve kümelere geniş bir özgürlük tanıdığında gelişeceğine ve mutluluğa kavuşacağına inanan toplumbilim görüşü. 3- Bütün değerlerin, hak ve ödevlerin kaynağı olarak bireyi kabul eden ahlâk görüşü.

BSTS / Felsefe Terimleri Sözlüğü

bireycilik anlamı İng. individualism Osm. ferdiye Alm. Individualismus Fr. individualisme
1- (Genel olarak) a. Bütüne, genele değil de, bireye, tek olana üstünlük tanıyan görüş. b. Bireyin kendine dayanması eğilimi. 2- (Fizikötesi açısından) a. Yalnızca tek olanın, bireyin bağımsız gerçekliği olduğunu; b. Gerçekte yalnız bireylerin bulunduğunu, tümel terimlerin gerçeklikte hiç bir karşılığı olmadığını savunan öğreti. 3- (Yöntembilim açısından) Tarihsel ve toplumsal olayların açıklanmasını bireysel ruhbilime dayandıran görüş. 4- (Gelenekçiliğin karşıtı olarak) Kurulu düzene eleştirmeden uyma yerine, bireylerin toplumda her türlü kurum, inanç, kanı ve eylem üzerinde tartışıp bunları yargılamaları gerektiğini savunan görüş (düşünce bağımsızlığı). 5- Toplumun kendi başına bir ereği olmadığı gibi, kendini kuran bireylerin üstünde bir ereğe araç da olmadığını savunan görüş. // Bu görüşe göre, toplumsal kurumların ereği: a. bireylerin mutluluğu, b. bireylerin yetkinliği olmalıdır; böylece bireyin ereğine erişmesi için toplum ve devlet yardımcı araç olacaktır. 6- Kişiliğin ve kişisel sorumluluğun kaldırılamıyacağını dile getiren görüş. 7- Yaşamın, özellikle toplumsal yaşamın tek kişiler üzerine kurulduğunu ileri süren ve bu tek kişileri özce aynı türden ve eşit haklı olarak kabul eden öğreti (aydınlanma felsefesi). 8- Başkalarıyle karşılaştırılmayan niteliksel özelliği ve bir kezliği içinde bireyin kendi değeri üzerindeki kanı (Shaftesbury, Herder). 9- Seçkin bireycilik: Bütün bireyleri eşit görmeyip, kimi bireylere özel koşulları ve özel nitelikleri dolayısıyle ayrı bir yer veren görüş (Nietzsche). 10- (Ekonomik yaşamla ilgili bireycilik) Her bireyin özgür olarak kendi ölçülerine göre kendi ekonomik işlerini düzenleyebileceğini savunan görüş ("Laissez-faire = Bırakınız yapsınlar." ilkesi).

BSTS / İktisat Terimleri Sözlüğü

bireycilik anlamı İng. individualism
Bireylerin kendi çıkarlarını en çoklaştıracak şekilde davrandığında toplumsal yararın en çoğa çıkacağını ileri süren görüş.

BSTS / Medeni Hukuk Terimleri Sözlüğü

bireycilik anlamı
ferdiyyetçilik.

BSTS / Toplumbilim Terimleri

bireycilik anlamı İng. individualism Osm. ferdiyetçilik Fr. individualisme
Bireylerin yararlarını toplumsal yararlardan daha üstün ya da daha önemli sayan öğreti tutum ve siyasaların genel adı.

Güncel Türkçe Sözlük

bireycilik, -ği anlamı
is. top. b. 1. Bireylerin yararlarını toplumsal yararlardan daha üstün veya daha önemli sayan öğreti, tutum veya politikaların genel adı, ferdiyetçilik, individüalizm. 2. fel. Bütüne, genele değil de bireye, tek olana üstünlük tanıyan görüş, ferdiyetçilik, individüalizm.

Türkçe - İngilizce

bireycilik anlamı
isim
1) individualism

bireycilik eş anlamlısı

ferdiyetçilik
is. fel. ve top. b. Bireycilik.
individüalizm
is. fel. ve top. b. Bireycilik.

"bireycilik" için örnek kullanımlar

Gerçekten de Batı'nın kültürünü incelediğinde eşitçilikten uzak, bireycilik merkezli olduğunu görür.
Indeed, far from eşitçilikten examines the culture of the West, individualism is based in sees.
Kaynak: haber.stargazete.com
Fransa cezaevlerinde tanık olduğu yoksulluk, bireycilik, yalnızlık ve yabancılaşma onu derinden etkilemiştir.
France has witnessed the prisons of poverty, individualism, loneliness and alienation has affected him deeply.
Kaynak: haberler.com
Papa, "Kilisenin kendi içindeki bölünmeler, çok zaman Kiliseye zarar veriyor" derken, bu anlamda 'bireycilik' ve 'rekabetçiliğin' aşılması gerektiğine dikkat çekti.
Pope, "the church in their own divisions, the church is hurting a lot of time" he said, in this sense, 'individualism' and 'competitiveness' has emphasized the need to overcome.
Kaynak: gercekgundem.com
Genellikle bireycilik ve liberteryenizm aleyhinedir. Politik anlamda; otoriteryen bir hükümette siyasal otorite, küçük bir siyasetçi
Kaynak: Otoriteryanizm
Liberalizm içerisinde: insan hakları , çoğulcu demokrasi, sivil haklar , inanç özgürlüğü, eşitlik , barış , adalet , bireycilik , serbest
Kaynak: Liberalizm
Felsefesi ve kitapları kendi bireycilik , rasyonel bencillik ve kapitalizm mefhumlarını vurgular. Devletin özgür bir toplumda yasal ama
Kaynak: Ayn Rand
Temel amacı olabildiğince fazla özgürlük tanımak olan düşünce sistemi, bireycilik , otorite karşıtlığı, şart olmamakla beraber politik
Kaynak: Punk ideolojisi
ayrıca Cleyre "Mülkiyete dayanan bireycilik ve mutualizm benim özgürlük anlayışıma uyuşmayan bir özel polisin gelişimini içerir-
Kaynak: Sıfatsız anarşizm
Toplum hiçbir biçimde bir bağımsızlık gösterisini kabul etmez ve bireycilik ve toplum arasındaki çatışmalar trajik bir yoğunluk kazanır.
Kaynak: Vaja Pşavela
Yapıtlarındaki ödünsüz bireycilik yüzünden resmi eleştirilere hedef olmasına ve bazen eserlerini yayınlatmakta güçlük çekmesine karşın,
Kaynak: Bella Ahmadulina
liberalizm , girişim özgürlüğü, adem-i merkeziyet (yerel yönetimlere güç verilmesi, merkezi otoritenin sınırlanması) ve bireycilik olmuştur.
Kaynak: Osmanlı Ahrar Fırkası
Yazar çağımızın en büyük sorununun aşırı dünyevileşme, ahıreti unutma, zevk saplantısı, bencillik, para düşkünlüğü, bireycilik,
Kaynak: Muhammed Bozdağ
Bunun yanı sıra adalet , bireycilik ve liberalizm (serbest teşebbüs) de bağdaştırıldığı anlamlar arasındadır. Bazı tarihçiler arasında
Kaynak: Fransa bayrağı
Bunun yanında cehennem şiddet ve bireycilik gibi şeyler de yeni bir anlam kazanmıştır. 1915 -1917 yılları arasında Lili Brik ile büyük
Kaynak: Vladimir Mayakovski

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.