Bunlar bizi
bozar, raconumuza ters gelir, ecnebi işidir, şeytan işidir.
They break us, the opposite is raconumuza, foreign job, a work of Satan.
Kaynak: bolununsesi.com2002 öncesini hatırlatan savunmalarda "Ceza istikrarı
bozar" denildi.
Reminiscent of earlier defense of 2002 "disrupts the stability of the Penal" the statement said.
Kaynak: sabah.com.trÖstrojenlerin azalması beyindeki katekolamin metabolizmasını
bozar.
Decrease in the metabolism of estrogens in the brain impairs catecholamine.
Kaynak: internethaber.comİtalya'nın ciddi ekonomik krize girmesi ise, bütün AB'nin dengesini
bozar.
Italy's entry into a serious economic crisis, however, disrupts the balance of the whole EU.
Kaynak: sabah.com.trHemotoksinler kırmızı kan hücreleri ni tahrip eden toksin lerdir. Kan pıhtılaşması nı
bozar ve/veya organ dejenerasyonuna ve yaygın doku
Kaynak: HemotoksinNapolyon'un 1812 'deki Rusya seferinde başarısız olup büyük güç kaybetmesini fırsat bilen Prusya, Fransa'yla olan ittifakını
bozar ve
Kaynak: Prusyaİnsomnia doğal uyuma dengesini
bozar ve tamiri oldukça zor olabilir. İnsomnia hastaları genel olarak öğleden sonra ya da akşama doğru kısa
Kaynak: İnsomniaBu toprağın asitlik miktarını arttırır ve tatlı su kaynaklarının kimyasal dengesini
bozar. Havadaki tipik çap konsantrasyonunda oluşan
Kaynak: Asit yağmurulabirent denilen iç kulak bölümünde sıvı artışı görülmektedir; bu sıvı fazlası labirent zarında basınç yaparak zarı
bozar ve bazen de yırtar.
Kaynak: Ménière hastalığıKent Brockman , Springfield 'da güneş tutulması olacağını bildirir. Bart , Homer 'ın güneş tutulması için yaptığı aleti
bozar. Marge ,
Kaynak: Gone Maggie Gonecisimcikleri ile karekterizedir. Frontal ve temporal lob larda biriken bu cisimcikler bu lobların fonksiyonunu
bozar ve demansa sebep olur.
Kaynak: Pick hastalığıresmî olarak kabul ederek askerî mahkeme kararlarını
bozar, ilgili subayların sicillerinden olaya dair kayıtların kaldırılmasına karar verir.
Kaynak: Freeman Havaüssü İsyanıKarlı ve soguk bir günde köyün çobanlarından biri Arap köyü tarafından hayvanlarını otlatmış geri donmekte iken hava iyice
bozar.
Kaynak: Karakoçaş, ŞabanözüOnları da yağmur yağar yıkar
bozar. Unutulur izlerin azar azar. Seni gönlüme özlerim Çalıyurt. Kaynakça : Kategori:Türk halk ozanları Kategori:1946
Kaynak: Aşık Mahmut SağlamAyrıca elementin iskelet dokudaki biyoakümülasyonu kırmızı kan hücreleri nin oluşumunu
bozar. Özellikleri: 98 atom numaralı kaliforniyum,
Kaynak: KaliforniyumKısa süren bu sessizliği şiddetlibir yağmur sesi
bozar. Yağmur ağaçların dalları ve yapraklan üzerinde damla olarak düşer, damlalar
Kaynak: Yağmur ormanlarıA1 parçası ribozoma bağlanıp protein sentezini
bozar. Bir Şiga toksininin hücre zarı ndan ribozomlara ulaşmak için izlediği yol şöyledir:
Kaynak: Şiga toksini