O haberi okuyacak çocukları bile göz önünde
bulundurmak gerekir.
Even if it is necessary to consider the children to read the news.
Kaynak: haber.stargazete.comTelevizyonlarda bu aparatı
bulundurmak zorunlu oldu.
Televisions are mandatory to keep this apparatus.
Kaynak: sabah.com.trSaat farkını da göz önünde
bulundurmak lazım çünkü Tokyo bizden 7 saat ileri konumda.
Because of the need to take into account the time difference from us 7 hours ahead of Tokyo location.
Kaynak: blog.milliyet.com.trÖğrenciler, sınavlarda öğrenci kimlik kartlarını yanlarında
bulundurmak zorundadırlar.
Students must be in possession exams, student ID cards with them.
Kaynak: haberyurdum.comHile, bir fıkıh kavramı olarak, bir kimseyi istenen yönde irade beyanında
bulundurmak için yanlış bir kanaat uyandırarak veya mevcut
Kaynak: HileSnoop Dogg, lisedeyken Crips çetesinin bir üyesiydi ve mezun olduktan kısa süre sonra kokain
bulundurmak suçundan tutuklandı ve üç yıl
Kaynak: Snoop DoggSona adlı bölümda Michael Scofield tarafindan kendisine kurulan tuzakla kokain
bulundurmak suçundan tutuklanmıştır. Daha sonra
Kaynak: Alexander Mahoneamacıyla teşekkül oluşturmak ve vahim nitelikte silah
bulundurmak suçlarından, 11 yıldan 20 yıla kadar ağır hapis istemiyle dava açılmıştır.
Kaynak: Sedat Edip Bucakörneğin askerler kullanmasalar bilie eldivenlerini belli üniformaları giydikleri taktirde
bulundurmak zorundadırlar. kış şartlarının ağır
Kaynak: Eldiven12 Eylül 1980 askeri darbesi sonrası, yasak yayın basmak ve
bulundurmak iddiasıyla gözaltına alındı. 7 Kasım 1980 'de Mamak Cezaevi 'nde
Kaynak: İlhan ErdostFikir ve Sanat Eserleri Kanunu uyarınca üreticisinin izni olmaksızın çoğaltılmış yazılım ları elde
bulundurmak, kiralamak, kullanmak,
Kaynak: Business Software AllianceBu iki adımın neden yeterli olduğunu anlamak için domino etkisi örneğini göz önünde
bulundurmak yeterli olacaktır. Baş başa dizilmiş olan
Kaynak: Matematiksel tümevarımÇoğu üniversite lisansüstü düzeyde öğretim yapmaktadır, bunun için ayrıca bir lisansüstü eğitim birimi
bulundurmak zorunda değildir.
Kaynak: Lisansüstü eğitim birimive stratejik konumu nedeni ile sürekli gözetim ve denetim altında
bulundurmak istediği Mombasa Şehri ve Limanı için düzenlediği seferlerde
Kaynak: Abdülaziz Camiibulundurularak, varsayılan alüminyum, demir, celik ve plastik sanayii maddelerinin özelliklerini bir maddede
bulundurmak gereksinimi olmuştur.
Kaynak: Sandviç konstrüksiyonkarşılık olarak Merkez Bankası 'nda
bulundurmak zorunda oldukları mevduatların oranıdır ve bu oran Merkez Bankası tarafından kararlaştırılır.
Kaynak: Zorunlu karşılıksonuçları ile anlayabilmek için öncelikle I. Dünya Savaşı sonrasında dünyada oluşan ekonomik ve sosyal koşulları göz önünde
bulundurmak gerekir.
Kaynak: 1929 Dünya Ekonomik BunalımıOysa yargıç herhangi bir olayda yasayı uygularken, durumun özelliklerini de göz önünde
bulundurmak zorundadır. Böylece genel bir nitelik
Kaynak: AdaletBozuk para ya da bileti araca binerken hazır
bulundurmak. Şoförün size ayıracağı zamanı minimuma indirir. Araca binildiğinde oturmak için
Kaynak: Toplu taşımacılıkde gemi
bulundurmak hakkını almış ve Rus tüccarlarının Osmanlı toprakları içinde serbestçe ticaret yapmalarını kabul Osmanlılar a ettirmiştir.
Kaynak: Akkerman AntlaşmasıMatbaadan gelen kitapları muhafaza etmek ve yerleştirmek, dağıtıma hazır hale getirmek için yayıncı depo
bulundurmak zorundadır.
Kaynak: Kitap yayıncısıDeniz ticareti ile ilgili milletlerarası kuruluşlara üye olmak ve delege
bulundurmak. İlgililerin talebi üzerine deniz ticareti ile ilgili
Kaynak: Develi Ticaret Odası