Asıl önemli olan o binalara ruh verebilmek, onları kültürle ve sanatla
buluşturabilmek.
What is important is to give the buildings spirit, culture and the arts buluşturabilmek them.
Kaynak: haberler.comHedeflediğimiz şey de bu zaten, hayatın hikayelerini, yine hayatın içindeki seyirciyle
buluşturabilmek.
This is what we aim anyway, life stories, however, the audience buluşturabilmek in life.
Kaynak: yeniasir.com.trBu organizasyonda yer almak, her şeyden önce koleksiyonumu kendi doğduğu şehirde moda endüstrisiyle
buluşturabilmek benim için çok önemli.
To take part in this organization, first and foremost collection of fashion industry in the city where they were born buluşturabilmek very important to me.
Kaynak: haberturk.comOrganizasyon şehrin stilini ve ışıltısını daha iyi yakalamak ve ticaret dünyasıyla tüketicileri
buluşturabilmek için beş güne çıkarıldı.
Better capture the style and sparkle to the organization of the city, and to unite consumers in the world of commerce was five days.
Kaynak: haber.stargazete.com