Fakat Rusya üzerinde patlayan meteor yağmurunun
büyükçe bir üyesi.
But Russia is a member of a rather large on the exploding meteor shower.
Kaynak: aksiyon.com.trArkasından
büyükçe bir sini getirerek bu sofraaltının üzerine koyar.
Paste the back of a large sofraaltının bringing it puts on.
Kaynak: memleket.com.trYassı patates gibi
büyükçe bir bezeyi alıp ortasından yarın.
Such as potatoes, take the middle of a large flat meringue tomorrow.
Kaynak: hurriyet.com.trArmağanım duruyor bir köşede
büyükçe bir kutu içinde.
In one corner stands a large gift to the box.
Kaynak: birgun.netNewfoundland, genellikle siyah ve
büyükçe köpek ırkı . Newfoundland türü Newfoundland ve Labrador kıyılarında gelişmiş bir hayvandır ve
Kaynak: Newfoundland (köpek)Ayvalık tostu, tadını
büyükçe kesilen özel ekmeğinden alan bir yiyecek . Tadını özel unundan almaktadır. Ekmeği fırından ayrıca
Kaynak: Ayvalık tostuBu bölmede hamamı ısıtmak için
büyükçe bir kazan vardır. Bu kazanın yanmasını sağlamak külhancı'nın görevidir. Hamam müşterileri bu
Kaynak: KülhanTüylü başlarında
büyükçe iki petek göz ve çoğunda iki nokta (osel) göz bulunur. Kelebekler faaliyet durumlarına göre gece ve gündüz
Kaynak: KelebekKanda dolaşan lenfositler, alyuvarlardan biraz
büyükçe oldukları halde yine de küçük hücre grubuna girerler. Ayrıca lenfosit bağ doku
Kaynak: Lenfosityönetim bölümüne benzemeyen ve çok kere sadece törensel önemi olan nisbeten
büyükçe alan kapsayan tarihsel yerel bölümlere verilen isimdir.
Kaynak: ShireBaşlarının ucunda çok parçalı iki anten ile yanlarda
büyükçe iki petek göz bulunur. Bazılarının baş tepelerinde de 2 veya 3 adet nokta göz
Kaynak: Düz kanatlılarBunların
büyükçe bir kısmı kürk ticaretinde çalışsa da, diğer kısmını denizci , marangoz ve diğer mesleklerden esnaf oluştururdu.
Kaynak: PromışlennikKnokke-Heist Belçika'nın zengin bir tatil beldesi olarak bilinmekte ve yaz sezonunda
büyükçe tatilci kitlesini çekmektedir. Knokke'de uzun
Kaynak: Knokke-Heistİlk baskısının sade görünüşlü kapağında rujla oluşturulmuş
büyükçe bir dudak izi varken, ikinci baskısında artık romandan uyarlanan film
Kaynak: Örümcek Kadının ÖpücüğüTıpkı Paris halkı gibi Berlinliler de gördükleri ilk Türk olan Ahmed Efendi'yi, başında balkabağından
büyükçe kavuğu, kaftanı ve
Kaynak: Ahmed Resmî EfendiSayımına göre yerel idare sınırları içinde 14,590 kişi yaşamaktadır ve böylece coğrafi görüşle
büyükçe bir kasaba kadar nüfusu bulunmaktadır.
Kaynak: ArmaghSerçe den biraz
büyükçe, yaklaşık 19-21 cm. uzunluğundadır. Meyve bahçeleri, bostanlar, şehirlerde yaşar. İsrail 'de bülbül lerden en çok
Kaynak: Bayağı Arap bülbülüHayatının
büyükçe bir bölümünü ortadoğu ülkelerinde İslam araştırmalarıyla özellikle de İslam felsefesi, tasavvuf ve şii inançlarını
Kaynak: Henry Corbinkadar
büyükçe bir kuştur. Siyah-beyaz kuş tüy leriyle pek karıştırılmazlar ve geceleri büyük tünekleri oluştururlar. Kolayca
Kaynak: Alaca yalıçapkınıKazan
büyükçe bir tüp biçimdedir. Silindir ise yatay şekilde yerleştirilmiş halde bu kazanın altında, üstünde ya da yanında bulunur.
Kaynak: Lokomobilüzeri bir çatı yla örtülü, yanları açık ya da camlı,
büyükçe sundurma ya da balkon dur. Hindistan 'da konuşulan pek çok yerel dilde
Kaynak: VerandaPişmaniye yapmak için ağda haline gelinceye kadar eritilen şeker , dondurulduktan sonra
büyükçe bir halka biçimine getirilir.
Kaynak: Pişmaniye