ağrı anlamı İng. pain
1. Yaralanma, hastalık veya huzursuzluktan kaynaklanan değişik şiddetteki akut veya kronik rahatsızlığın hissedilmesi. 2. Özel sinirsel yollarla (nosiseptif yollar) beyin kabuğuna ulaşan sinir uyarılarından kaynaklanan bir duyu.

ağrı anlamı İng. pain
1. Yangının önemli belirtilerinden biri. 2. Özelleşmiş sinir uçlarının uyarılması sonucu hissedilen yerel rahatsızlıktan, can çekişmeye kadar değişen şiddetlerdeki rahatsızlık verici duygu.

Ağrı anlamı
öz. is. (a'ğrı) türkiye'nin Doğu Anadolu Bölgesi'nde yer alan illerinden biri.

ağrı anlamı
is. Vücudun herhangi bir yerinde duyulan şiddetli acı: "Anlaşılan kollarındaki ağrı biraz daha sürecek." -A. Ümit.

ağrı anlamı
isim
1) pain
2) ache
3) soreness
4) discomfort
5) smart
6) affliction
7) spasm
8) throe

ağrı anlamı
1. Yönünden, tarafından,-den doğru,-ya doğru,-nın boyunca: Üç güzel geliyor bağlardan ağrı, taramış zülfünü gerdana doğru. 2.-den beri,-den sonra,-den itibaren: Deminden ağrı ne iş yapıyordun? 3. Dolayı, ötürü, dolayısiyle: Ali babamdan ağrı akrabam oluyor.

ağrı anlamı
1. Soğuktan ileri gelen bir çeşit hastalık. 2. Yara, çıban gibi hastalıklara verilen ad: Çocuğun yüzünü ağrı bürümüş. 3. Tifo. 4. Sığır ve koyunlarda sıcak ve yağlılıktan ileri gelen bir hastalık.

ağrı anlamı
Eğri.

*Afşin -Maraş

ağrı anlamı
Yönünden, doğrultusundan

Ayrancılar *Torbalı İzmir
Gaziantep
Karapınar *Ermenek Konya