"Medeniyet dediğin tek dişi kalmış
canavar"ı zikredenlere karşı.
"Civilization said, remained the only female monster," I against zikredenlere.
Kaynak: haberaktuel.comSokaktaki kedi ve köpekleri
canavar gibi gösteren fotoğraflar çekeceğim.
Photos of cats and dogs in the street will pull like a monster.
Kaynak: birgun.netO adam bir
canavar değil, insan ve sadece evine dönmek istiyor, herkes gibi.
He's not a monster, human, and just wants to go home, just like everyone else.
Kaynak: gazeteguncel.comBu adamlar sene başı hazırlık kampında olsaydı şimdi
canavar gibi olurlardı.
These men camp in preparation for per year if they would like a monster now.
Kaynak: fotomac.com.trAma yapılan araştırmalar göldeki ilk
canavar vakasının 1889 yılında yaşandığını aktarıyor. Dönemin İstanbul'da yayın yapan Saadet
Kaynak: Van Gölü CanavarıGrubun tüm üyeleri, kurulumundan beri
canavar kostümleri ile medyanın önüne çıkmaktadır. Lordi, 2006 yılında Danimarka 'nın başkenti
Kaynak: LordiTeratoloji doğuştan gelen bozukluklar ya da kusurlar için kullanılan bir terimdir. Yunanca
canavar, ya da harika anlamına gelen τέρᾰς
Kaynak: TeratolojiKâbus en genel olarak uyurken kişiye güçlü bir duygusal rahatsızlık veren rüya lardır. Hayalet ,
canavar , cadı , vahşi hayvan gibi korku
Kaynak: KâbusTo Mega Therion (Grekçe olan bu isim, büyük
canavar anlamına gelir), İsviçre li metal grubu Celtic Frost 'un 27 Ekim 1985 tarihinde
Kaynak: To Mega Therionİngilizce'de
canavar anlamına gelen monster ayrıca şu anlamlara gelebilir: Film : The Monster (film, 1925), Amerikan sessiz filmi
Kaynak: MonsterBoschniakia,
canavar otugiller (Orobanchaceae) familyasından, Kuzey Amerika 'da ve Kuzeydoğu Asya 'da yetişen, 3 türden oluşan asalak
Kaynak: BoschniakiaYarımtık - Türk ve Altay mitolojilerinde ve halk inancında Yarım İnsan şeklindeki
canavar. Tek bacaklı, tek kollu, tek gözlü, tek dişli,
Kaynak: Yarımtık