Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

canlandırıcı ne demek?

 - 3 sözlük, 3 sonuç.

BSTS / Sinema ve Televizyon Terimleri Sözlüğü

canlandırıcı anlamı İng. animator, cartoon film artist, cartoon film designer Osm. ressam Alm. Trickfilmzeichner, Hauptphasenzeichner, Trickzeichner, Phasentrickzeichner, Phasenzeichner, Zeichner
Sinem. Bir canlıresim ya da çizem filmi için, devinimliliği sağlayan resimleri gerçekleştiren sanatçı.

Güncel Türkçe Sözlük

canlandırıcı anlamı
is. 1. Canlılık veren, canlılık kazandıran şey. 2. Bir canlı resim veya şema filmi için hareketliliği sağlayan tek tek resimleri yapan sanatçı. 3. Otel, tatil köyü vb. turistik yerlerde konukları eğlendirmek için çeşitli oyunlar, gösteriler yapan kimse, animatör.

Türkçe - İngilizce

canlandırıcı anlamı
sıfat
1) uplifting
2) refreshing
3) invigorating
4) exhilarating
5) bracing
6) enlivening
7) restorative
8) stimulant
9) crispy
10) regenerative
11) tonic
12) hearty
isim
1) stimulus
2) animator
3) stiffener

canlandırıcı eş anlamlısı

animatör
is. Canlandırıcı.

"canlandırıcı" için örnek kullanımlar

Carnitine yok olmuş beyin fonksiyonlarını canlandırıcı bir etkiye sahiptir.
Carnitine is an invigorating effect on brain function has been destroyed.
Kaynak: blog.milliyet.com.tr
Soğuk suyun ise, sıcak ve ılık suya göre metabolizma üzerinde daha canlandırıcı etkisi var.
Cold water is more refreshing on a hot and warm water metabolism by having an impact.
Kaynak: posta.com.tr
İşte bu yüzden birçok insan onu canlandırıcı görüyor". "Pilotlarımızın bir kalıptan çıkmasını istemiyoruz.
That's why you see a lot of people refreshing it "." Pilots do not want to come out of a mold.
Kaynak: trf1.net
Ayrıca küvetteki suyun içine yeşil çay esansı atabilir ve yeşil çayın canlandırıcı etkisinden faydalanabilirsiniz.
In addition, green tea extract into the tub of water and green tea can take advantage of invigorating effect.
Kaynak: bursadabugun.com
yorgunluk ve cesaret eksikliği gibi durumların hepsi, bu yağın sakinleştirici ve aynı zamanda canlandırıcı etkisinden fayda sağlayabilirler.
Kaynak: Aromaterapi
Bunlar sırası ile pH ayarlayıcı, bastırıcı, canlandırıcı, toplayıcı (kollektör), köpürtücüdür. Bu zenginleştirme yöntemi gravite ile
Kaynak: Flotasyon
limonu , karbonatlı su ve nane Mojito şeker ve canlandırıcı narenciye ve yeşil nane kombinasyonuyla romun potansiyel sertliğini maskeler.
Kaynak: Mojito (içki)
hangi o "küçümsedi onu çekici bir görüntü vermek için, canlandırıcı ve düşük anahtar memoirs of a koymak-üzerine, mali sıkıntıdaki çalışan
Kaynak: Parker (film)
Sticky & Sweet -2008'de Buenos Aires'te kaydedildi- gösterinin canlandırıcı çizgisini yakalıyor. Kulis görüntüleri de gerçekten sahne
Kaynak: Sticky & Sweet Tour (albüm)
bekletilir) ve elde edilen sirke, uzunca bir süre hasta yatağından kalkamayan kişilere rahatlatıcı ve canlandırıcı anlamda sürülerek, masaj yapılır.
Kaynak: Ada çayı
1926 yılında kurulan Lisbon-Cascais elektrikli tren hattı kasaba ekonomisine canlandırıcı etki yaptı. 1939-1946 yıllarında İkinci Dünya
Kaynak: Cascais
Chicago Sun Times eleştirmeni Roger Ebert filme dört yıldız verirken "soluksuz, heyecan verici, üzücü ve canlandırıcı bir hikâye"
Kaynak: Milyoner (film)
Ekonomiyi canlandırıcı mahdut sayıda sergi açılmakta olup, panayır olarak Acısu, Alaca, Kadırga, Sisdağı, Ağakonağı ve İzmiş şenliklerini
Kaynak: Şalpazarı
Bir alanın, bölgenin bozulmuş, tahrip olmuş ekosistemini yeniden canlandırıcı önlemler, çalışmalar. Kent içinde ve dışında bölgenin peyzajına
Kaynak: Peyzaj mimarlığı
Kırmızı kıyafetler ruhu canlandırıcı olabilir. Bazı durumda kırmızı kıyafet enerji ve güç mesajı gönderiri ama aynı zamanda çatışmalara
Kaynak: Renklerin anlamları
Olumlu bir şeylere sahip olmak iyidir, özellikle, benim gibi küçük bir canlandırıcı şeye ihtiyaç duyan küçük kasabalardaki çocuklar için.
Kaynak: Kurt Hummel
olarak tek başına yenir veya meyve ya da sebze salatalarında karıştırılarak kullanılır. İran 'da ise canlandırıcı yüz kremi olarak kullanılır.
Kaynak: Avokado

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)