Yeni bir güne umutla başlamak isterken içimiz önce bir
cız etti.
While trying to start a new day of hope're touching lives in us before.
Kaynak: blog.radikal.com.trBenim ise içim
cız ediyor; çocuk yaralanabilir, ölebilir ya da felç olabilir.
If you're touching me, will the child be injured, die or be paralyzed.
Kaynak: blog.milliyet.com.trKulağıma hoş gelirken, içimi
cız ettirdi bir anda.
Welcome to my ears while you're touching You had at one time.
Kaynak: kentgazetesi.comGörüntüleri izlerken bir an içim
cız etti.
When viewing images in a moment you're touching.
Kaynak: haber7.comBu eğlencede
cız oyunu,deve yürüyüşü gibi köçek oyunlar oynanır. Cumartesi ikindiden sonra yapılan oyunları(koşu,at yarışı veya öküz
Kaynak: İdrisli, Kavakun koy kavur fıstıkta kızarıncaya kadar, un yumuşar, kulakta
cız eder diğer yandan şerbet yap içine dök, suyunu çeksin, tabağa al şekil ver.
Kaynak: İncedere, Hanak