Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

cüzdan ne demek?

- 3 sözlük, 3 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

cüzdan anlamı
is. 1. Para, kâğıt vb. koymaya yarayan küçük çanta: "Yine heybeyi omzuma astım, cüzdanımı çıkardım." -A. Kutlu. 2. Bir kimsenin kimliğini bildirmek için resmî bir yerden kendisine verilen, cep defteri biçimindeki belge: Nüfus cüzdanı. Evlenme cüzdanı.

Türkçe - İngilizce

cüzdan anlamı
isim
1) wallet
2) purse
3) billfold
4) pocket book

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

cüzdan anlamı
(< Ar. cüz,+Far.-dân) cüzdan, para çantası

"cüzdan" için örnek kullanımlar

Özellikle dar gelirliler fiyatları görünce,"sağlık mı yoksa cüzdan mı?"

Saw the prices, especially the poor, "Is health or your wallet?"

Kaynak: gunes.com

İngiltere'de sevgililer hem kalp hem de cüzdan acısı çekiyor.

The pain of the heart as well as your wallet in the UK and attracts lovers.

Kaynak: posta.com.tr

74 milyon nüfusa 54 milyon cüzdan, başta kulağa hoş geliyor.

Population of 74 million, 54 million, wallets, especially sounds good.

Kaynak: pendiksonsoz.com

Polisin bütün aramalarına rağmen kayıp cüzdan bulunamadı.

Despite the loss of all the calls the police found the wallet.

Kaynak: netgazete.com

Samsonite valiz , makyaj çantası, cüzdan ve evrak çantası gibi geniş bir yelpazede çanta ve bavul üretimi yapan şirkettir. Denver,
Kaynak: Samsonite

O gece, Claire ölen kişilerin pasaportlarından, cüzdan ve eşyalarından edindiği bilgilerle bir hatıra seremonisi düzenler. Katılmadan önce
Kaynak: Walkabout (Lost)

Şovun bütün yayını boyunca sponsoru olan Campbell's Soup , (bir yüzük ve bir cüzdan olmak üzere) iki ödül sundu ve dizinin hayranlarına
Kaynak: Lassie (dizi, 1954)

Eastpak, sırt çantaları dışında, giyim ve aksesuar üretimine de yönelmiştir; kolleksiyonlara, bavul, cüzdan ve kalemlikler de eklenmiştir.
Kaynak: Eastpak

(5 Mayıs 1951 tarihli Bülent Ecevit'in AÜ DTCF öğrenci kimlik cüzdanındaki nüfus cüzdan suretine göre baba adı Mehmet Fahrettin, gene 15
Kaynak: Bülent Ecevit

Eller dolaşıyor üstümüzde:-Bir cüzdan, üçyüz bütün, oniki bozukluk para, korkma hiçbirşeyin kaybolmaz,çanta, iki kalem, kol saati, üç pipo
Kaynak: Hücre İnsanı (oyun)

Bu tarzda üretilen kösele oldukça yumuşaktır ve genellikle saraciyelik te(çantr , kemer , cüzdan , hediyelik eşya v.b.) kullanılır.
Kaynak: Kösele

Donnie'nin sınıfta okuyup korku mu sevgi mi karar vermesi gereken kartta (The Life Line Exercise Card) bir kızın kayıp bir cüzdan bulduğu
Kaynak: Karanlık Yolculuk

Aynı şekilde, hususi pasaport harçtan muaf olduğu için, hususi pasaport alacaklar sadece cüzdan bedeli ödemektedirler. Darphane verilerine
Kaynak: Türk pasaportu

Emma'nın Bilinmeyenleri : Müthiş bir cüzdan koleksiyonuna sahip olduğunu, 2008 yılında oynadığı Wild Child için 1 milyon dolar aldığını,
Kaynak: Emma Roberts

jpg | Hieronymus Bosch'un hokkabaz isimli eseri. Ressam bu eserinde, resme bakanların hokkabaza odaklanmasını sağlayarak cüzdan çalan
Kaynak: Hokkabazlık

tasarruf hesabı cüzdan örnekleri, fiş ve makbuz dipkoçanlarından örnekler, eski yazı çekler, kasa esas defterleri, sergilenen eşyalar arasındadır.
Kaynak: Ziraat Bankası Müzesi

Agunnaryd (A). IKEA markası altında kalem, cüzdan, resim çerçeveleri, saatler ve naylon çoraplar sattı ve bu satışları uygun fiyatlarda tuttu.
Kaynak: Ingvar Kamprad

Portföy : cüzdan,para cüzdanı,para çantası. Postülat : ön doğru. Poşet : torba. Potpuri : karmaca. Pozisyon: durum. Pragmatik : faydacı yararcı
Kaynak: Türk diline geçmiş yabancı sözcükler

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)