Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

çadıra ne demek?

 - 1 sözlük, 1 sonuç.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

çadıra anlamı
Kadınların örtündükleri alacalı veya düz renkli çarşaf.

-Manisa
*Iğdır -Kars
Azerbaycan

"çadıra" için örnek kullanımlar

Şehir Stadyumu'na gelen kadınlar, saha içine kurulan çadıra geçti.
City Stadium, the women, the tent was set up in the field.
Kaynak: dunyabulteni.net
Yaralılar, ambulanslarla açık alanda kurulan çadıra götürüldü.
The wounded, was taken to the tent set up in the open ambulances.
Kaynak: haber3.com
Burada işçilerin kurmuş olduğu çadıra sürekli müdahale oluyor.
Is continuous intervention of the workers, which was established here in the tent.
Kaynak: evrensel.net
Bir rehber önümüze düşüp, bizi bir çadıra götürdü.
Fell in front of us a guide, took us to a tent.
Kaynak: hurriyet.com.tr
İftar çadırı, Müslüman ları oruç tutarak geçirdikleri Ramazan ayında iftarlarını açmaları için kurulmuş büyük çadıra verilen ad.
Kaynak: İftar çadırı
Bahadır Han'ın yerleştirdiği bu Türkmen grubu zamanla çoğalarak 5000 çadıra kadar çıkmıştır. Horasan 'da meydana gelen coğrafik ve sosyal
Kaynak: Deveciler
Bu tırtıllar, grup halinde yaşar ağaç ların çatallı kısımlarına çadıra benzeyen ipek ağ örerler. Yaban elması, kiraz , yaban kirazı gibi
Kaynak: Çadır tırtılı
kurdurmuştur ve içinde güzel kızlar ve yiyecekler ve şarap bulunan çadıra ansızın saldırı düzenleyen Tomris Hatun'un oğlu ve beraberindeki
Kaynak: Büyük Kiros
Bunun üzerine Jack çok sinirlenerek çadıra dalar, birkaç dakika sonra artık ses kesilmiştir. Kate, Jack'e daha önce ne yapmış olduğunu
Kaynak: Tabula Rasa (Lost)
de bir gönderme yapar, Bob Hope filmle hiç alâkası olmamasına rağmen çöldeki çadıra ünlü golf kıyafetleriyle girer, atışını yapar ve çıkar.
Kaynak: Bizim Gibi Casuslar
kurdurmuştur ve içinde güzel kızlar ve yiyecekler ve şarap bulunan çadıra ansızın saldırı düzenleyen Tomris Hatun'un oğlu ve beraberindeki
Kaynak: Tomris Hatun
Tarihçe: Ömer Kudu bir ara çadıra girer. Nedeni Yunan komutanını merak etmesidir. üstünde Giresun'a özgü abazıpka elbisesi ile girer çadıra.
Kaynak: Terziali, Görele
göre Gargın bir kaplanın sırtına biner ve boynuzlu yılanını bir kamçı gibi kullanarak, çadırın önünde bekleyen korumaları yener,çadıra girer.
Kaynak: Karkın, Çumra
Yine akşam üstü çadıra dönerken sürüyü yola düşürmüş kendisi de sürüden ayrılan keçisini takip etmeye başlamış. Keçi gür bir kaynak suyuna
Kaynak: Güzelpınar, Denizli
odunlarının birbiri üzerine konmak ve çadıra benzetilmek suretile kurulan Çatma adı verilen bir nevi evlerini yapmışlar ve tamamen iskan etmişlerdir.
Kaynak: Çeki, Orhaneli
Türk cenazelerinde ölü bir çadıra konur ve at, sığır veya koyun kurban edilirdi. Daha sonra atlarla çadırın çevresinde dokuz kez
Kaynak: Yuğ
Müzakerelerin yapıldığı büyük çadırın 4 değişik girişi bulunmaktaydı ve böylece hiçbir taraf için çadıra giriş protokolünde öncelik
Kaynak: Karlofça Antlaşması
Hanların ordugahında han çadırının üzeri altın kaplama olduğu için, bu çadıra "Altınorda" deniliyordu. Zamanla bu kelime Türkçede "
Kaynak: Altın Orda Devleti
Türklerde ev: Hükümdarın kaldığı çadıra otağ denirdi. Kuzey bozkırlarında göçebeliğin yaygın olmasına karşın daha sulak bölgelerde yerleşik
Kaynak: Ev
Ayrıca bilhassa kuzeyden yani Çapar/Gökçeler (Bekarlar) bölgesinden, kuzeydoğu ve kuzeybatı taraflarından bakıldığında tıpkı bir çadıra
Kaynak: Akörü, Kaş
şarkı türkü söyleyerek evden eve , çadırdan çadıra giderek bir süre eğlenirler, mekân sahibi herhanği bir hediye verdikten sonra ayrılırlar.
Kaynak: Beştepe, Sivas

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.