çatırdamak anlamı (nsz) 1. "Çatır" diye ses çıkarmak: "Kolumu öyle bir çekiş çekti ki omuz başım çatırdadı." -S. M. Alus. 2. mec. Çökmeye, yok olmaya yüz tutmak, tehlikeli duruma düşmek.
Türkçe - İngilizce
çatırdamak anlamı fiil 1) chatter 2) snap 3) crackle 4) clack 5) crepitate 6) make a crackling noise 7) creak 8) clash 9) crack 10) scrunch
Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü
çatırdamak anlamı Sert ve dik sözler söylemek.
*Bor -Niğde
"çatırdamak" için örnek kullanımlar
Yılın, sonlarına doğru ise magazin basını Sean Penn ile Madonna'nın evliliklerinin çatırdamak üzere olduğunu duyacaktı Madonna bu dönemde Kaynak:Madonna