Bu konuda düzenli olarak
çelişkili veriler açıklanmaya devam ediyor.
This issue continues to explain conflicting data on a regular basis.
Kaynak: turkrus.comDün partiden bu konuda birbiriyle
çelişkili açıklamalar yapıldı.
Yesterday, the party was made contradictory statements about it with each other.
Kaynak: haber7.comSürekli
çelişkili ifadeler verdiği öğrenilen M.Ç., tutuklandı.
Contradictory statements Continuous M.Ç. the learned, was arrested.
Kaynak: focushaber.comZorlama ve
çelişkili raporlarla fabrika için 'ÇED olumlu' raporu verilmiş.
Enforcement and contradictory reports for the factory 'EIA positive' report issued.
Kaynak: timeturk.comÇoğunlukla,
çelişkili görünen sonuç veya sonuçların aslında
çelişkili tarafları vardır. Paradoks teriminin karşılığı olarak Türkçe 'de
Kaynak: ParadoksDiyalektik kavram ı, başlangıçta tartışma sanat ı ya da
çelişkili yollardan muhataplarını ikna etme sanatı anlamına gelmektedir.
Kaynak: DiyalektikFeminist eleştiri nin (ya da teorinin) etkileşimli ya da
çelişkili farklı okulları ve akımları sözkonusudur. Marksist feminizm , radikal
Kaynak: Feminist eleştiriDaha keskin
çelişkili durumlarda, yorumlayanın aktivistin yaptıklarını destekleyip desteklememesine bağlı olarak bir kesim tarafından
Kaynak: AktivizmGizli Polis soruşturmasının ahlaki yönden
çelişkili dünyasında kurgulanmış olan aksiyon filminde Alonzo Harris rolüyle kamera karşısına
Kaynak: Denzel WashingtonYargısal denetim gücü olan mahkemeler devletin yasalarını ve kurallarını bir anayasanın hükümleriyle
çelişkili bulursa bozabilir.
Kaynak: YargıPolinezya dillerinden alınıp kullanılmaya başlanmıştır. "Kutsal " nesnelerde olduğu gibi
çelişkili bir yapısı vardır, iki karşıt anlamı da taşır.
Kaynak: TabuŞarkı müzik eleştirmenlerinden
çelişkili yorumlar almıştır. Kimileri Rihanna 'nın vokal performansını ve şarkının düzenlemesini övgülere
Kaynak: We Found Loveçeşitli düşünce okullarının uygulamalarını ve yollarını karıştırarak ayrı veya
çelişkili inançları birleştirmek veya birleştirmeyi denemektir.
Kaynak: SenkretizmNeşrî ve diğerlerinin eserlerinden de faydalanmış ve bu eserlerde hatâlı,
çelişkili, taraflı ve abartılmış bulduğu bilgileri ayıklamıştır.
Kaynak: Tâcü't-TevârîhFilm, yönetmenin kendi deyimiyle, her ne kadar
çelişkili bir ifade şekli gibi gözükse de, "Yeni Gerçekçi bir müzikal filmdir. Godard'ın
Kaynak: Kadın KadındırTeriminin kökeni konusunda çok sayıda
çelişkili hipotezler bulunmaktadır. Aralarında Mapuche dilindeki cauchu (serseri veya Quechua
Kaynak: Gaucho (meslek)Hakkında yetersiz ve
çelişkili belgeler vardır. Hayatı ve Ölümü : Telesphorus, Yunanistan 'ın bir kasabasında doğdu. Doğum ismi de "
Kaynak: TelesphorusYazmaya kadın konusunu sorgulayarak başlayan Atasü, kadınlığı “
çelişkili bir durum ” olarak niteliyor. Cumhuriyet devriminin olumlu
Kaynak: Erendiz Atasüile deneyim ve Amerikan Rüyası ile ilgili
çelişkili bakış açılarına dair Amerikan toplumu ndaki yaygın gerilimler giderek daha beter oldular.
Kaynak: 1960'lardaki karşı kültür"Bu ne yaman çelişki anne" dizesi de zaman içerisinde yaygınlaşarak
çelişkili durumları anlatmak için sık kullanılan bir söz halini
Kaynak: Hani Benim Gençliğimyansıtan metafiction ), hem de bununla
çelişkili olarak ayrıca tarihsel olaylar ve şahıslara atıfta bulunan, genellikle popüler olmuş yapıtlardır".
Kaynak: Tarihsel üstkurmacaBu bir paradokstur, zira farklı grupların ve bireylerin oluşturdukları "farklı çoğunlukların" isteklerinin birbiriyle
çelişkiliKaynak: Seçim paradoksu