Kurların kendi aralarındaki
çirkinlik yarışında lider belli oldu.
Exchange rates between the ugliness of their race leader was announced.
Kaynak: bursadabugun.comGüzellik ve
çirkinlik ise gözde, sözde ve özdedir.
Beauty and ugliness in the so-called and essence.
Kaynak: blog.milliyet.com.trÇirkinlik görüyorsunuz, hoyratlık, özensizlik.
See ugliness, rudeness, carelessness.
Kaynak: haberturk.com İnanılmaz bir
çirkinlik abidesi olarak yükselen köprü, Haliç'in görüntüsünü berbat etmiş.
Emerging as a monument of incredible ugliness bridge, have messed up view of the Golden Horn.
Kaynak: radikal.com.trZagreus: iyilik, güzellik, sevgi Titanlar: kötülük,
çirkinlik, gaddarlık. Bu küller yerde yığılı iken üzerilerine yağmur yağar ve çamur
Kaynak: ZagreusBir tarafta gençlik, aşk, güzellik; öbür tarafta yaşlılık acı
çirkinlik: Bu ikisi arasında hiçbir uzlaşma mümkün değildir. Bir tek gençlik
Kaynak: MimnermosKendisini davranışsal ırkçılık olarak gösteren, siyahîliğin
çirkinlik olduğu fikri Afrikalı Amerikalıların hissiyatına zarar verir
Kaynak: GüzellikTasarım: Bir
çirkinlik denemesiydi. Kaldırım cehennem gibiydi" dedi Görsel efekt süpervizörü Derek Meddings, bir Batmobile yaratma
Kaynak: Batman (film, 1989)