çökertme ne demek?
- 5 sözlük, 6 sonuç.BSTS / Güreş Terimleri Sözlüğü
çökertme anlamı
Karşısındakini zorlayarak dizi ve elleri üzerine düşürme.
Karşısındakini zorlayarak dizi ve elleri üzerine düşürme.
BSTS / Zanaat Terimleri Sözlüğü
çökertme anlamı
Saban ökçesi. (Aşağıdinek *Şarkikaraağaç -Isparta)
Saban ökçesi. (Aşağıdinek *Şarkikaraağaç -Isparta)
Güncel Türkçe Sözlük
çökertme anlamı
(I) is. 1. Çökertmek işi veya durumu: "Kollarım geriliyor, adam gerilmiş kollarımla beni yere çökertmeye çalışıyor." -A. Ağaoğlu. 2. Muğla yöresine ait bir tür halk oyunu ve halk türküsü. 3. ask. Cep.
(I) is. 1. Çökertmek işi veya durumu: "Kollarım geriliyor, adam gerilmiş kollarımla beni yere çökertmeye çalışıyor." -A. Ağaoğlu. 2. Muğla yöresine ait bir tür halk oyunu ve halk türküsü. 3. ask. Cep.
çökertme anlamı
(II) is. Deniz dibine indirilerek üstüne balıklar geldiğinde köşelerinden çekilip kaldırılan ağ.
(II) is. Deniz dibine indirilerek üstüne balıklar geldiğinde köşelerinden çekilip kaldırılan ağ.
Türkçe - İngilizce
çökertme anlamı
isim
1) overthrow
isim
1) overthrow
Yerleşim Birimleri Sözlüğü
Çökertme anlamı
Muğla ili, Ören bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
Muğla ili, Ören bucağına bağlı bir yerleşim birimi.
çökertme eş anlamlısı
cep
is. 1. Genellikle bir şey koymaya yarayan, giysinin belli bir yeri açılarak içine yerleştirilen astardan yapılmış parça: "Bayramın her günü gelirler, ellerini ceplerine sokarak dolaşırlardı." -A. Kutlu. 2. Trafiği kolaylaştırmak, araçların durabilmesine olanak sağlamak için yaya kaldırımları veya şehirler arası yolların kenarlarına yapılan cep biçimindeki taşıt yanaşma yeri. 3. Cep telefonu: Seninle yarın cepten konuşuruz. 4. ask. Savaş alanının bir yerinde düşmanın geriletilmesiyle ortaya çıkan taktik durum, çökertme.
is. 1. Genellikle bir şey koymaya yarayan, giysinin belli bir yeri açılarak içine yerleştirilen astardan yapılmış parça: "Bayramın her günü gelirler, ellerini ceplerine sokarak dolaşırlardı." -A. Kutlu. 2. Trafiği kolaylaştırmak, araçların durabilmesine olanak sağlamak için yaya kaldırımları veya şehirler arası yolların kenarlarına yapılan cep biçimindeki taşıt yanaşma yeri. 3. Cep telefonu: Seninle yarın cepten konuşuruz. 4. ask. Savaş alanının bir yerinde düşmanın geriletilmesiyle ortaya çıkan taktik durum, çökertme.
"çökertme" için örnek kullanımlar
Gizli bir devalüasyan ve ekonomiyi çökertme planlarımı dönüyor bilemiyorum.Ah!vah!
Devalüasyan secret plans and the economy turns buckling bilemiyorum.Ah! Woe!
Kaynak: haber.mynet.comİzleyenlerden 73 yaşındaki Zübeyde Kargül, 'Çökertme' oyunuyla salondakileri coşturdu.
Kargül Zübeyde 73-year-old audience, 'Buckling' stirred up the hall's game.
Kaynak: haberler.comEge zeybeklerinden ise Çökertme, Harmandalı, Eklemedir Kocakonak oyun havalarını kursiyerlerimize göstereceğiz.
Buckling of the Aegean zeybeklerinden, Harmandalı, add Kocakonak game show airs learners.
Kaynak: haberalanya.com.trAncak altyapının en can alıcı kısımlarını bölmenin/paylaştırmanın ve içeri sızıp çökertme gayretlerini izlemenin yolları var.
However, the most crucial parts of the infrastructure bay / There are ways to share and monitor efforts to infiltrate through the buckle.
Kaynak: dunyabulteni.netİki ülkenin birbirini olası bir sıcak savaştan önce moral olarak çökertme çabalarında, uzay teknolojisi araç olarak kullanıldı.
Kaynak: Uzay Yarışı
Kaynak: Uzay Yarışı
Cumhuriyeti 'nin Menshevik bölgesi hükümetini çökertme ve yerine Bolşevik rejimi hakim bir ülke yaratma amacıyla yaptığı askeri harekattır.
Kaynak: Kızıl Ordu'nun Gürcistan'ı İşgali
Kaynak: Kızıl Ordu'nun Gürcistan'ı İşgali
Yuvarlak kemerli giriş açıklığı, karnı testere dişi şeklinde düzenlenmiş üç dilimli kemer şeklinde bir çökertme içine alınmıştır.
Kaynak: Hırka, Tavas
Kaynak: Hırka, Tavas
Yakın Kelimeler
Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
