Buldurgan da bir nevi
çöpçatanlık yapıyor, şirketleri evlendiriyor.
Buldurgan is also a kind of matchmaking, marries companies.
Kaynak: sabah.com.trDolayısıyla aktivistlerle STK'lar arasında
çöpçatanlık yapıyor.
So is matchmaking among NGOs activists.
Kaynak: haberturk.com10 yıl önce sadece 300 üyesi bulunan
çöpçatanlık kulübünün şu anda 3 bin üyesi var.
10 years ago, matchmaking club with only 300 members, there are currently three thousand members.
Kaynak: ntvmsnbc.comÜst düzey yöneticiler sevgili bulmak için yılda
çöpçatanlık kulübüne 50 bin euro ödemeyi göze aldı.
Per year for senior managers to find your beloved matchmaking club was willing to pay 50 thousand euros.
Kaynak: ekonomi.haberturk.comçocuklarının ve torunlarının özel işlerine burnunu sokar ve onların, uygun gördüğü kişilerle tesadüfen tanışmalarını sağlayarak
çöpçatanlık yapar.
Kaynak: MacGregor AilesiEn çok tarih sel simülasyon oyunlarıyla ve dişi
çöpçatanlık oyunlarıyla tanınır. Şirket ününü tarihsel aksiyon oyunlarıyla, özellikle
Kaynak: Koeibir günlük yemek tarifi programında sunuculuk yaptığı gibi, 2006 yılında E! Network tarafından düzenlenen
çöpçatanlık programında da çalıştı.
Kaynak: Lisa LoebBu görevi asiller için
çöpçatanlık yapan bir şirket üstlense de,Penelope'nin adayların karşısına çıkması hiç de kolay olmayacaktır.
Kaynak: Penelope (film)İçeri Kadı'nın akrabası ve
çöpçatanlık yapan kadın Bostana gelir. Bostana Nureddin'e Margiana'nın onunla babası öğlen namazına gittiği
Kaynak: Bağdat Berberi