Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

dalar ne demek?

- 1 sözlük, 1 sonuç.

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

dalar anlamı
İçine hellim denilen peynir konulan, ince dallardan örülmüş bir çeşit küçük sepet, peynir kalıbı.

Lefkoşa -Kıbrıs

"dalar" için örnek kullanımlar

Altın noktalarla dolu hazine dairesine dalar, şen kahkahalar atarmış.

Treasury office full of gold rushes points, throwing merry laughter.

Kaynak: birgun.net

Günaha, huzurda yerinin olmadığı duygu düşüncesiyle dalar gidersin..

The temptation to peace with the idea of feeling is not the place you go to rushes ..

Kaynak: risalehaber.com

Adam motorla kaçıyor Bond kovalıyor bildiğiniz İstanbul'dalar ama sözde!

Adam Bond chasing the fleeing motor known in Istanbul, but the so-called rushes!

Kaynak: blog.milliyet.com.tr

Yoksa insan zaaflarıyla dalar fırsatlara,imkanlara ve makamlara..

Or rushes human weaknesses opportunities, facilities, and authorities ..

Kaynak: risalehaber.com

Denizaltı nasıl dalar? : Statik dalış: Denizaltının dalışını oluşturan esaslardan biridir. Denizaltı hareketsiz durumundayken; dizayna göre
Kaynak: Denizaltı

sporcu yüzü suya dönük olarak tahtanın ya da platformun ucundan atlar ve öne doğru yarım ya da daha fazla sayıda perende atarak suya dalar.
Kaynak: Atlama (su sporu)

Kaplumbağa sık sık ölümsü bir uykuya dalar. Yaşadığı çevrede sıcaklık düşmeye başlayınca hayvan iyice uyuşup kalır. Bol Güneş ışığı alan
Kaynak: Kaplumbağa

Bazan balık sürülerine dalar veya ufak mürekkepbalığı kolonilerini takip edip karınlarını doyururlar. Mürekkepbalığı, avına arkasından
Kaynak: Mürekkep balığı

Kate Juliet 'in “diğerleri” ne ihanet eden kadın olduğunu keşfettikten sonra onunla birlikte ormana dalar. Bu sırada Hurley , Sawyer 'ı
Kaynak: Left Behind (Lost)

Peter, Susan, Edmund ve Lucy büyülü bir dolabın içindeki geçite dalar ve kendilerini Narnia'da bulurlar… Ancak Narnia, eski Narnia değildir.
Kaynak: Aslan, Cadı ve Dolap

Onu evine getirip bakan Thalía bir rüyaya dalar ve rüyasında İsa'nın ona bir taş verdiğini görür. Uyandığında ise yaralı İsa gitmiştir.
Kaynak: Un Alma Sentenciada

O kadar yorulmuştur ki, Ziusudra'nın evine gelir gelmez çok derin bir uykuya dalar, bir hafta boyunca deliksiz uyur. Bu nedenle Ziusudra,
Kaynak: Ziusudra

Birçok boğazdan geçer, yeni kaynak sularını toplayarak daha aşağıda derin bir boğazda yerin altına dalar ve ileride daha hızlı akarak yer
Kaynak: Cehennemdere

Birkaç dakika sonra nöbet geçer, çocuk yeniden uykuya dalar, ertesi sabah uyandığında gece olup bitenleri hatırlamaz. Kimi zaman
Kaynak: Pavor nocturns

Bazen sahilde uykuya dalar. Onu rahatsız etmemek için su kıyısında yürürken iyi davranışlar sergilemek gerekir. Bazen bu ruhlar Su Ana
Kaynak: Vudaş

Asya'ya doğru “şehadet” parmağı şeklinde uzanan dalar (“Aleut” adaları) üzerinde yaşayan “Aleut” Kızılderililerini kendi dillerinde “Ana–
Kaynak: Eskimolar hangi dili konuşuyorlar

Ordudaki talimler sonrasında yorgunluk içinde uykuya dalar. Uyandığında ise kendini Fransız siperlerinde Almanlara karşı savaşmaya giden
Kaynak: Tüfek Omza (film, 1918)

Bu hoş müzikle Argos 'un gözlerinin tümü ağır ağır kapanır, giderek derin bir uykuya dalar. Hermes de uyuyan canavarın kafasını keser.
Kaynak: Hermes

deyip düşüncelere dalar. Harun Reşid ve halifelik döneminde kendi hayatı ve saray hayatı hakkında birçok söylentiler, hikâyeler ve masallar
Kaynak: Harun Reşid

Yakın Kelimeler

Google Reklamları

(Tahmin etmek için bir harf girin)