Bugün meydana gelen olay, bardağı taşıran son
damla oldu.
Today, the event occurred, was the last straw.
Kaynak: haber27.comSeki açıklamasında, "Bir
damla uyku uyuyamıyorum" dedi.
Seki statement, "a drop of sleep I can not sleep," he said.
Kaynak: haber7.comGökten düşen her
damla ile şehre bir melek iniyordu.
With every drop falling from the sky an angel coming down to the city.
Kaynak: samanyoluhaber.comBir
damla ya da su damlacığı küçük bir hacmi olan, tamamen veya neredeyse çok küçük yüzeylerle sınırlıdır. birikir, asılı bir
damla oluşur.
Kaynak: DamlaEklem şırıngası, tıpta, normal eklem iltihabı ve sedef eklem iltihabı ,
damla hastalığı , tendon iltihabı , eklem kese iltihabı, hasarsal
Kaynak: Eklem şırıngasıBu türlü sarkıtlar milyonlarca yıl boyunca yukarıdan sızan çoğunlukla kalker (kireç , kireç taşı ) barındıran suların
damla damla akarken
Kaynak: SarkıtBanyo: Banyo suyunuzun içine 10-15
damla kadar yağ damlatınız. Bitkisel yağların suda erimesi zor olduğundan iyice karıştırınız ve suda
Kaynak: AromaterapiAlkol 8 ons Portakal yağı: 20
damla Limon yağı: 30
damla Küçük Hindistan cevizi yağı: 10
damla Kişniş yağı: 5
damla Neroli yağı: 10
damlaKaynak: Coca-Cola formülü