Ben hiçbir şey anlatmadan, sadece o niyetle çağırdık,
abide hemen abone oldu.
I'm telling nothing, only those invited faith, monument has subscribed immediately.
Kaynak: zaman-online.deAncak sporculuk yıllarımda 18 yılım geçti o
abide yerde.
Sportsmanship during my 18 years have passed, however, where the monument.
Kaynak: ntvspor.netBihter, salıncak kurmaya çalışan
Abide'yi engellemek için elinden geleni yapmıştı.
Bihter, trying to swing Monument 't had done his best to avoid.
Kaynak: spothaber.comAbide ile Esat'ın yalnız kalmasını engellemek isteyen Bihter, entrikalarına devam etmişti.
Bihter who want to avoid being alone with the Assad Monument, intrigues continued.
Kaynak: stargundem.com Bir çok antik ve ortaçağ
abide, arkeolojik alanı ve kalıntının bulunduğu yerdir. 1639'da Babür imparatoru Şah-ı Cihan Delhi'de yeni bir
Kaynak: Delhi13. ve 16. yüzyıl lar arası şehri yöneten Venedikliler , burada birçok önemli
abide bırakmışlardır. Venedikliler ve Osmanlı Devleti 'ne
Kaynak: KandiyeMata-Utu merkezinde bir Fransız ulusal
abide olan Matâ'Utu Katedrali bulunur. Bunun civarında bir sürü restoran, otel ve postahanenin
Kaynak: Mata-UtuSettar Behlulzade (1947 ), Hezi Aslanov (mezar üstü
abide, 1949 ), Besti Bağırova (1951 ), Kübalı Jesús (1962 ) gibi ünlülerin portre
Kaynak: Fuad Ebdürehmanov