Sözce'de sorgulama yapmak için bir kelime girin

daracık ne demek?

 - 3 sözlük, 4 sonuç.

Güncel Türkçe Sözlük

daracık anlamı
sf. Çok dar: "Daracık ve bozuk kaldırımlardan çamurlu sular akıyordu." -T. Buğra.

Türkçe - İngilizce

daracık anlamı
sıfat
1) very narrow
2) skintight
3) slinky
4) tight fit
5) snug

Türkiye Türkçesi Ağızları Sözlüğü

daracık anlamı
1. Dar sokak. 2. İki duvar arası: Daracıkta dede gördüm.
daracık anlamı
Serçe

Ulamış -İzmir

"daracık" için örnek kullanımlar

Psikiyatri konseyine raporumu almaya giderken daracık bir jean giydim.
I wore a skintight jeans Psychiatry going to report to the council.
Kaynak: pazarvatan.gazetevatan.com
Gizem önemli ama anlaşılmazlığa da tahammülü yok daracık pencerenin.
Mystery important, but can not stand the narrow opaque window.
Kaynak: dunyabulteni.net
Daracık duracık labirentimsi caddeler, sokaklar ortaya çıkıyor.
Duracık narrow labyrinthine streets, alleys emerges.
Kaynak: yenialanya.com
Sonunda Onur Air'in daracık koltuklarında ingiltereye uçmuş.
Onur Air flew to England at the end of the narrow seats.
Kaynak: takvim.com.tr
gibi yerli Arktika halklarınca kullanılır ve ışığın mümkün olduğunca az gelmesi için yatay çizgi biçiminde daracık görme yarığı bırakılır.
Kaynak: Kar gözlüğü
Bu daracık alanda 5 adet UNESCO-Dünya mirası bölgesi bulunmaktadır – tarihi Quedlinburg şehri, Eisleben ve Wittenberg'deki Luther Anıtları
Kaynak: Saksonya-Anhalt
Sesinin küçücük bir kamış silindirin ezilerek daracık bir elips haline getirilmiş dış deliğinin açılma kapanma titremeleriyle çıkması
Kaynak: Zurna
Rengeyiklerini kadınlar ve çocuklar hep birlikte sürerek ağılın daracık açıklığından ağıla girip tuzağa düşmesinı sağlar, erkekler de
Kaynak: Alaska Atabaskları
Sokak, sağlı-sollu dizilmiş dükkanlar ve tezgahlardaki renklilikle beraber, kalabalık olması, daracık olması ve ıslak zeminiyle hatırlanır
Kaynak: Havra sokağı
Şöyle ki modern,betonarme iki-üç katlı binalar yapılırken eski tek katlı çamur sıvalı taş duvarlı evleri ve daracık sokakları halen görmek
Kaynak: Derebağ, Yerköy
Buna rağmen kapılar zorlanıyor, pencerelere taşlar yağıyor, daracık odalara balık istifi şeklinde insanlar sığdırılıyordu. Polis ,
Kaynak: 1969 Kırıkkalespor-Tarsus İdman Yurdu maçı
Arkalarında giderek yaklaşan ayak sesini ve barbar canin hırıltılı nefesini duyarak ölümle yaşamı ayıran daracık tünelde koşuyorlardı.
Kaynak: Teksas'ta Vahşet
Ayvalı'dan indirdiler Otomofile bindirdiler Bir daracık aralıkta Salim Bey'i öldürdüler. Ayvalı'nın yazıları Ava çıkmış tazıları İyil iyil
Kaynak: Ayvalı, Taşköprü
Ayrıca filmin çekimlerinde CinemaScope geniş perde sisteminin kullanılmış olması da, büyük bölümü pilot kabini gibi daracık ve sıkışık
Kaynak: The Spirit of St. Louis (film)
Hiçbir penceresi birbirine bakmayan, yüksek avlulu evleri, daracık sokakları olan topraklarda kanun tanımaz töreler, töreye karşı gelen
Kaynak: Sıla (dizi)
Oysa uzmanlar, Sırpların konuşlandığı yerden daracık Vase Miskina sokağını bombalamalarının mümkün olmadığını ve pazar yerindeki
Kaynak: Markale katliamları
Kına renginde çalı gibi sert, karmakarışık saçları, balmumu gibi renksiz yüzünde yine o renkte çilleri, daracık alnı ile bir hizada
Kaynak: Anlatım biçimleri
Hayvanların yiyecek elde etmek amacıyla yetiştirilmesi, mutlu olabilecekleri bir ortam yerine, daracık, kalabalık bir ortamda bütün
Kaynak: Veganizm
Tarihi mekanlarımız arasında kalan ve buram buram tarih kokan daracık sokaklar Arnavut Kaldırımı mimarisinde yapılmıştır. Sokaklarda yük
Kaynak: Taraklı
Bir ışık demeti, daracık bir yarıktan, keskin bir kenardan geçip ya da ufak bir bir cismi dolanıp bir yüzeye düştüğünde gerçekleşen olay.
Kaynak: Kırınım

Yakın Kelimeler

Google Reklamları
(Tahmin etmek için bir harf girin)
Vagonmedya.com
2009-2024 © Sözce hakları saklıdır.